9. Hukuk Dairesi 2010/38714 E. , 2013/1820 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
.
.Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalılardan ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin iş akdinin davalı şirket ve belediye hastanesi yöneticileri tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile ........Tatil Ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... Belediyesi vekili; Belediye Hastanesinin temizlik işinin diğer davalı firmaya ihale edildiğini, 01/02/2007-30/09/2009 tarihleri arasında ihale süresinin devam ettiğini, davacı ile müvekkili arasında hizmet akdi ilişkisi bulunmadığını, ihaleyi alan firma ile müvekkili arasında altlık-üstlük ilişkisi de bulunmadığını, davacının ihaleyi alan diğer davalı şirketin işçisi olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı .......Şti"ne Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre dava dilekçesinin tebliğ edildiği, ancak, davaya cevap verilmediği anlaşılmıştır.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi olduğu, davacının iş akdinin, davalılar arasında akdedilen ihale sözleşmesi süresinin sona ermesi nedeniyle işverenlikçe sona erdirilerek işçilik alacaklarının davacıya ödenmediği gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatı ile ulusal bayram-genel tatil ücreti alacağı hüküm altına alınmıştır.
Kararı, davalı ... temyiz etmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, ıslah harcının yatırıldığı tarih ve ıslah dilekçe tarihinin 03/05/2010 olduğu, son celse tarihinin ise 13/05/2010 olduğu, ıslah dilekçesinin her iki davalıya da tebliğe çıkartılmadığı, son celse olan 13/05/2010 tarihli celseye davacı vekili ile davalı ... vekilinin katıldığı, davacının ıslah dilekçesini, belediyenin ise beyanlarını bildirir dilekçeyi sunduğunun duruşma zaptına yazıldığı, belediye vekilinin anılan beyan dilekçesinin bilirkişi raporuna karşı beyanlarını içerir dilekçe olduğu ve ıslah dilekçesinin duruşmada da kendisine verilmediği gibi Mahkemece de okunmadığı, dolayısıyla, ıslah dilekçesinin davalı ... vekili ile diğer davalıya tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.
Bu durumda, ıslah dilekçesinin davalı ... vekili ile diğer davalıya tebliğ edilmeden yargılama yapılarak hukuki dinlenilme hakkının kısıtlanması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı, sair yönleri incelenmeksizin, BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 17.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
.