Esas No: 2020/11842
Karar No: 2022/2435
Karar Tarihi: 29.03.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/11842 Esas 2022/2435 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, kasten öldürme suçundan 1195 gün tutuklu kalmış ve beraat etmiştir. Tutuklama tarihinden itibaren 150.000 TL maddi ve 150.000 TL manevi tazminat talep etmiştir. Yerel mahkeme davacı lehine 25.319 TL maddi ve 35.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermiştir. Fakat davacının tutuklu kaldığı ceza infaz kurumlarının tazminata konu süreyi infaz ettiği araştırılmadan hükmedilmiştir. Ayrıca davacı lehine belirlenen manevi tazminat miktarı ölçütlerle uygun değilken, maddi tazminat miktarı ise fazla hükmedilmiştir. Bu nedenlerle karar, kanuna aykırı görüldüğünden bozulmuştur. Kanun maddeleri 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesidir.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının davasının kısmen kabulüyle; 25.319 TL maddi ve 35.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tazminat davasının dayanağı olan Doğubayazıt Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/32 Esas, 2012/200 karar sayılı dava dosyasının incelenmesinde; davacının kasten öldürme suçundan 13.08.2009 – 20.11.2012 tarihleri arasında 1195 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 06.10.2016 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 150.000 TL maddi, 150.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 25.319 TL maddi, 35.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmiş olup,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekili ile davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
1-Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden yapılan araştırmada davacının tutuklu kaldığı süre içerisinde 02.04.2012-12.04.2012 tarihleri arasında hükümlü olarak göründüğü yine aynı tutukluluk tarihleriyle çakışır şekilde farklı ceza infaz kurumlarımda tutukluluk giriş çıkış kayıtlarının bulunduğunun anlaşılması nedeniyle, davacının kaldığı ceza infaz kurumlarından tazminata konu tutukluluk süresinin infaz görüp görmediğinin ve ne kadar infaz gördüğünün araştırılması gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorulup, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden de araştırılarak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
1-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması,
2-Maddi tazminatın, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan ‘’24.942,93’’ TL yerine, hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak bu miktarın üzerinde kalacak şekilde ‘’25.319’’ TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 29.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.