23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/1398 Karar No: 2015/706 Karar Tarihi: 16.04.2015
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/1398 Esas 2015/706 Karar Sayılı İlamı
23. Ceza Dairesi 2015/1398 E. , 2015/706 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyetliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, failin kendisinin veya başkasının yararına olarak zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunması veya bu devir olgusunu inkar etmesi gerekmektedir. Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde nitelikli hali oluşmaktadır. Bu açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; katılanın ... isimli aylık derginin abonesi olduğu, derginin Temmuz ve Ağustos 2010 sayılarının kendisine ulaşmaması nedeniyle yaptığı araştırmada, sanığın, çalıştığı kargo şirketine gelen dergileri katılana teslim etmeyerek Adli Emanetin 2010/945 sırasında kayıtlı tesellüm fişinde katılanın imzasının atılmış şekilde göstererek söz konusu dergiler katılana teslim edilmediği, yapılan kriminal incelemede, 04/10/2010 tarih ve 2010/8481 sayılı rapora göre teslim ve tesellüm yerindeki imzanın katılana ait olmadığı, böylece özel belgede sahtecilik ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun işlediği iddia edilen olayda; sanığın... Kargo ... şubesinde dağıtım işi yaptığı, günde ortalama 600 gönderiyi adreslerine bıraktığı ,şube müdürü olan tanığın anlatımından ve uygulamadan da anlaşılacağı üzere adreste gönderilen kişinin bulunamaması halinde adreste bulunan her hangi bir kişiye de imza mukabilinde gönderinin teslim edilebildiği, dosyada mevcut 04/10/2010 tarih ve 2010/8481 sayılı rapora göre tesellüm fişindeki imzanın katılana ait olmadığı gibi sanığın eli ürünü de olmadığı, ayrıca adreste teslimat yapılan bir başka şahıs tarafından da imzanın atılmış olabileceği ,sanığın suç kastı ile hareket ettiğine dair kesin delil elde edilemediği anlaşıldığından özel belgede sahtecilik ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarının oluşmadığına yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılanın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 16.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.