Esas No: 2020/12044
Karar No: 2022/2433
Karar Tarihi: 29.03.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/12044 Esas 2022/2433 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacının koruma tedbirleri nedeniyle tazminat talebi reddedilmiştir. Davalı vekilinin temyiz talebi, süresi geçtikten sonra yapıldığı için reddedilmiştir. Davacı vekilinin duruşmalı inceleme isteği reddedilerek yapılan incelemede, davacının silahlı terör örgütüne üye olmak ve silahlı terör örgütü propagandası yapmak suçundan mahkum edildiği ve yargılamanın makul sürede tamamlandığı belirtilmiştir. Davacının tazminat talebi için gerekli şartların oluşmadığına karar verilerek davanın reddine hükmedilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- CMUK’un 310/1. maddesi
- 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 318. maddesi
- 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu
- CMK’nın 141/1-d maddesi
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davanın reddine
Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Davalı vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Davalı vekilinin yokluğunda verilen 23.03.2016 tarihinde verilen hükmün kendisine 21.04.2016 tarihinde tebliğ edilmesinin ardından CMUK’un 310/1. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra 21.09.2017 tarihinde temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında; 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi gereğince temyiz isteminin isteme uygun olarak REDDİNE;
2-Davacı vekilinin temyiz talebinin incelenmesine gelince;
Davanın niteliğine göre, davacı vekilinin duruşmalı inceleme isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 318. maddesi gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Tazminat talebinin dayanağı olan Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/136 Esas – 2012/26 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının silahlı terör örgütüne üye olmak ve silahlı terör örgütü propagandası yapmak suçundan 09.01.2009-12.01.2009 tarihleri arasında 3 gün 14.01.2009-16.01.2009 tarihleri arasında 2 gün gözaltında, 16.01.2009-26.06.2009 tarihleri arasında ise 164 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda mahkumiyetine hükmedildiği, mahkumiyet hükmünün Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 2015/1272 esas, 2015/3207 karar sayılı ilamı ile 07.10.2015 tarihinde onandığı, gözaltına alınma tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununa tabi olduğu anlaşılmakla;
Davacı vekilinin makul sürede yargılama yapılmadığı gerekçesi ile CMK’nın 141/1-d maddesi gereğince 20.000 TL maddi, 30.000 TL manevi tazminatın ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, davacının Kapatılan Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi (CMK 250. maddesi ile görevli)'nin 2009/136- 2012/26 sayılı dosyasında birleşen dosyalarla birlikte kendisi dahil 38 sanıkla beraber 14.05.2009 tarihinde düzenlenen iddianame ile yargılandığı, hükmün 03.04.2012 tarihinde verildiği ve temyiz incelemesi sonucu hükmün Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 07.10.2015 tarih 2015/1272 esas, 2015/3207 karar sayılı ilamı ile onandığı, davacıya atfedilen suçların ciddi ve ağır olduğu, atılı suçlara ilişkin delillerin sayısı ve niteliği, eylem ve sanık sayısı ile eylemlerin niteliğinden hareketle dosyanın karmaşıklık düzeyi de dikkate alındığında yargılamanın makul sürede tamamlandığı, davacının yargılama süresi boyunca tutuklu kalmadığı ayrıca davacı vekilinin aynı nedene dayalı tazminat talepli başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesinin 31.12.2020 tarih 2019/8812 başvuru numaralı kararı ile makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğinden bahisle davacı lehine manevi tazminata hükmolunduğu dikkate alınarak aynı nedene dayalı olarak davacı lehine tazminata hükmolunamayacağı anlaşılmakla mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; davacı lehine tazminat isteme şartlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmesinde usule ve kanuna aykırı yön bulunmadığından, davacı vekilinin davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğine yönelik temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 29.03.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.