Esas No: 2021/1967
Karar No: 2022/2456
Karar Tarihi: 29.03.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/1967 Esas 2022/2456 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2021/1967 E. , 2022/2456 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK'nın 85/1, 62/1, 50/1-4, 52, 52/4, 63, 53/6. maddeleri uyarınca
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
19.10.2014 günü saat 19:40 sıralarında, sanık sürücü ... idaresindeki kamyon ile yerleşim yeri içinde, 8.20 metre genişliğinde, aydınlatmanın olduğu, bölünmüş, tek yönlü, eğimsiz, virajlı, asfalt kaplama yolda Çevre yolundan, Ankara istikametine seyri sırasında geldiği olay mahalli yol bölümündeki kavşakta, sola U dönüşü yaptığı sırada, seyrine göre yolun solundan sağına karşıdan karşıya geçmek isteyen yaya ...'a kaldırımın 2.3 metre yakınında çarpıp üzerinden geçmesi sonucu yayanın vefatı ile sonuçlanan olayda;
Bozma üzerine yapılan yargılamada dosyanın tevdii ile düzenlenen 05/03/2020 tarihli Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Genişletilmiş Uzmanlar Komisyonu raporunda, sanığın Çevre yolunu takiben Ankara istikametine seyri sırasında kaza mahalli kavşak noktasına geldiğinde sola U dönüşü yaptığı esnada, seyir yönüne göre yolun sağ tarafından kaplamaya girerek kavşak başından karşıdan karşıya geçmek isteyen yaya ...'a çarparak üzerinden geçtiğinin kabulü ile sanık hakkında üzerine atılı suç bakımından asli kusurlu olduğunun tespitine yer verildiği,
Ancak dosyada heyetimizce izlenen mevcut kamera kaydında yayanın kamyona göre yolun sol tarafında yol içinde yürüdüğü, karşıdan karşıya geçtiği yerin kavşak başı olmadığı aracın seyir istikametine göre yolun sağından kaplamaya girerek çapraz doğrultuda, keşif üzerine düzenlenen olay yeri basit krokisinden anlaşıldığı üzere, refüj başı olarak gösterilen yeşil alana doğru geçtiği ve burada kaplama üzerinde aracın istikametine göre yolun sol tarafında kalacak şekilde yürümekte olduğu esnada U dönüşü yapan sanığın sevk ve idaresindeki kamyonetin altında kaldığı anlaşılmakla, sanığın tali kusurlu olduğunun kabulü ile;
Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin oluşa, kusura, sanık hakkında lehe hükümlerin uygulanmadığına ve sair nedenlere ilişkin, katılan vekilinin kusura, sanık hakkındaki cezanın az olduğuna ve sair nedenlere ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Heyetimizce izlenen kaza anı görüntüsü göz önünde bulundurularak yukarıda kabul edildiği şekilde gerçekleşen olayda, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK'nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekmekte olup, dava konusu olayda sanığın tali kusuru ile bir kişinin ölümüne neden olduğu dikkate alınarak, maddede öngörülen cezanın alt sınırı nazara alınmak suretiyle, cezada orantılılık ilkesi ile adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, alt sınırdan çok fazla uzaklaşılarak teşdidin derecesinde yanılgıya düşülmek suretiyle sanık hakkında fazla cezaya hükmedilmesi,
2- Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken dayanak madde olan 50/4 ve 50/1-a. maddeleri ile adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmesi sırasında dayanak madde olan 52/3. maddesinin ve sonuç ceza olan adli para cezasının günlük miktarının takdir edilmesinin dayanak maddesi olan 52/2. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK'nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin ve katılan vekilin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 29/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.