Esas No: 2020/5196
Karar No: 2022/2417
Karar Tarihi: 29.03.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/5196 Esas 2022/2417 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir tarım işletmesinde çalışan bir işçinin slaj makinesini temizlemek için elektrikli araç yıkama makinesini kullanırken elektrik çarpması sonucu ölmesi olayında taksirle öldürme suçu işlendiği sonucuna vararak sanıkları mahkum etmiştir. Ancak, sanıkların avukatları, verilen kararın hukuka uygun olmadığını ve yeniden yargılanması gerektiğini iddia etmiştir. Yüklenici firma yetkilisinin işçinin eğitim almadan, kişisel koruyucu donanım olmaksızın çalışılmasına neden olduğu belirlenmiştir. Bu nedenle sanıkların cezaları düzeltme yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır. Kararda, TCK'nın 85/1, 62/1, 50, 50/4, 52, 52/4 maddeleri ve 5275 sayılı Kanunun 106/3 maddesi açıklayıcı bir şekilde detaylandırılmıştır.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK'nın 85/1, 62/1, 50, 50/4, 52, 52/4 maddeleri ve 5275 sayılı Kanunun 106/3 maddesi gereği mahkumiyet (tüm sanıklar hakkında)
Taksirle öldürme suçundan sanık ...'ın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ... müdafii tarafından, sanık ...'nın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ... tarafından, sanıklar ..., ..., ... ve ...'ın mahkumiyetlerine ilişkin hükümler sanıklar müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
... Acıpayam Tarım İşletmeleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin işveren,... Gıda Bakkaliye Ürün Tarım Makina Nakliyat Ticaret Limited Şirketinin yüklenici konumunda bulunduğu sözleşme gereği, tarafların işverenin çiftliğinde bulunan tarlalardaki ekili mısırın hasadının slaj makineleri ile yapılarak belirlenen kamyonlara yüklenmesi işi için anlaştıkları, yüklenici firmanın işçisi ...'ın slaj makinesini, işverene ait araç yıkama makinesinde yıkamak amacıyla basınçlı su tabancasını eline aldığı esnada, makineden gelen elektrik akımına kapılarak öldüğü, 22/06/2010 tarihinde yapılan otopsisinde maktülün elektrik çarpmasına bağlı aritmi, eşlik eden komplikasyonlar ve gelişen çoklu organ yetmezliği nedeniyle öldüğü, sol el avuç içinde elektrik giriş yarası, sol ayak beşinci parmakta elektrik çıkış yarasının tespit edildiği,
İşveren firmada çalışan sanıklardan ...'in makine mühendisi, ...'nın genel müdür, ... ve ...'ın elektrik teknikeri, ...'ın elektrik teknisyeni olarak görev yaptığı, diğer sanık ...'ın ise taşeron firma yetkilisi olduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarından kazanın, kaçak akım rölesinin görevini yapmaması sonucu toprağa geçmesi gereken elektriğin, üzerinde herhangi bir kişisel koruyucu donanımı bulunmayan Mustafa'nın üzerinden geçmesi sonucunda meydana geldiği kanaatine varılmıştır.
(I) Sanık ... ve sanık ...'ın mahkumiyetlerine ilişkin yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre sanık ... müdafiinin kusur durumuna, eksik araştırma sonucu hüküm kurulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine; ancak;
Taşeron firma yetkilisi ...'ın şirketin işçisi Mustafa'nın eğitim almasını sağlamayarak, kişisel koruyucu donanım olmaksızın çalışılmasına mani olmayarak, işveren firma ile akdedilen sözleşmenin eki niteliğindeki tutanak gereği izinsiz şekilde araç yıkama makinesinin kullanılmasına engel olmayarak, asli kusuruyla kazaya sebebiyet verdiği anlaşılmıştır.
1-)Sanık hakkında hükmedilen sonuç ceza olan adli para cezasının günlük miktarının takdir edilmesinin dayanak maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK'nın 232/6 maddesine ve hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK'nın 52/3 maddesine aykırı davranılması,
2-)Sanık hakkında tayin edilen adli para cezasının ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceği ve cezanın hapse çevrileceğinin ihtarı yerine infazı kısıtlar biçimde 5275 sayılı Kanunun 106/3 maddesi uyarınca ihtarat yapılması,
Kanuna aykırı olup, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün 1.fıkrasının 5. paragrafının hükümden çıkarılarak yerine “Sanığın sosyal ve ekonomik durumu göz önüne alınarak sanıklara verilen hapis cezasının TCK'nın 50/4 maddesi atfıyla 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine, sanığa verilen adli para cezasının TCK'nın 52/3 maddesi gereğince 705 tam gün karşılığı adli para cezası olarak belirlenmesine, TCK'nın 52/2 maddesi gereğince sanıkların ekonomik ve şahsi halleri gözönünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL olarak hesabıyla 14100 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi, aynı fıkranın 8.maddesinin hükümden çıkartılarak, 6.maddede bulunan ''tümden tahsiline'' ibaresinden sonraki kısmın çıkartılarak yerine ''ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına'' ibaresinin eklemesi ile sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
(II)Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...'nın mahkumiyetlerine ilişkin yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre sanıklar ..., ..., ... ve ... müdafii ile sanık ...'nın sair temyiz itirazlarının reddine; ancak;
Yüklenici ve asıl işveren tarafın imzalarının yer aldığı ve imza sahteliğine ilişkin bir iddianın bulunmadığı sözleşmenin, her ne kadar taşeron firma yetkililerince, olaydan sonra tanzim edildiği iddia edilmişse de, dosya kapsamından 01/04/2010 tarihinde imzalandığının anlaşıldığı, bu hususun aksinin kanıtlanamadığı, sözleşmenin eki niteliğindeki tutanakta, ... Gıda Bakkaliye Ürün Tarım Makina Nakliyat Ticaret Limited Şirketinin Jagur class marka plakalı slaj makinelerini iş bitiminden sonra Atasancak Acıpayam Tarım İşletmelerinin içinde park amacıyla bulundurabileceği, park süresi içinde bu makinelerin bakım ve temizliği için Atasancak Acıpayam Tarım İşletmeleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin hiçbir ekipmanını kullanamayacağı, izinsiz kullanımı durumunda oluşabilecek hasarlardan veya iş kazalarından doğacak sorumluluğun Dallar Gıda Bakkaliye Ürün Tarım Makina Nakliyat Ticaret Limited Şirketine ait olduğunun belirtildiği, dolayısıyla anılan sözleşme ile tüm sorumluluğun yüklenici firmaya devredildiği, sözleşme lüzumunca yüklenici firmanın, kendi elemanlarının izinsiz şekilde, asıl işverenin ekipmanlarının kullanımına engel olması gerektiği, dosya kapsamından asıl işverenin bu konuda bir izninin olduğunun da anlaşılamadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, mahkemece, işveren firmada çalışan sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kusurları olmadığından bahisle beraat kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, sanıklar ..., ..., ..., ... müdafii, sanık ...'nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 29/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.