Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5405
Karar No: 2019/3379
Karar Tarihi: 29.05.2019

Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2018/5405 Esas 2019/3379 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2018/5405 E.  ,  2019/3379 K.

    "İçtihat Metni"


    Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurmak suçundan sanık ..."ın, ... sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tâbi tutulmasına dair İzmir 22. Sulh Ceza Mahkemesinin 12/12/2013 tarihli ve 2012/1061 esas, 2013/828 sayılı kararını müteakip, hükümlünün denetimli serbestlik tedbirlerine uymamakta ısrar ettiği gerekçesiyle ilâmın bila infaz iade edilmesini müteakip yapılan yargılama sonunda sanığın ... sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1 ve 62. maddesi uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, ... sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İzmir 43. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/09/2014 tarihli ve 2014/269 esas, 2014/11 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçu nedeniyle cezalandırılmasına karar verildiğinden bahisle hükmün açıklanması yönünde ihbarda bulunulması üzerine, hükmün açıklanmasına ve sanığın ... sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1,62 ve 52/2 maddeleri uyarınca 6.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İzmir 43. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/05/2015 tarihli ve 2015/343 esas, 2015/385 sayılı mahkumiyet hükmünün kanun yararına bozulmasına ilişkin talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 28/09/2018 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    İncelenen Dosyadan ;
    1-Sanık hakkında 09/10/2012 tarihli eylem nedeni ile İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 11/12/2012 tarihli, 2012/17975 iddianame sayılı iddianamesi ile TCK"nın 191/1-2, 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı,
    2-Yapılan yargılamada, İzmir 22. Sulh Ceza Mahkemesinin 12/12/2013 tarihli ve 2012/1061 esas, 2013/828 sayılı kararı ile TCK’nın 191/2-3-4-5 . maddeleri uyarınca , denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına dair kararı 27/01/2014 tarihinde temyiz edilmeden kesinleştiği, kararın infazı için İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 27/03/2014 tarihli çağrı kağıdının 10/04/2014 tarihinde tebliğ edildiği ve sanığın 10 günlük süre içerisinde müdürlüğe başvurmaması nedeniyle evrakın 15/05/2014 tarihinde İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı"na iade edildiği, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı"nca 18/06/2014 tarihinde İzmir 1. Sulh Ceza Mahkemesine yargılamanın devamına ilişkin talepte bulunulduğu,
    3-Yapılan yargılamada, İzmir 43. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/09/2014 tarihli ve 2014/269 esas, 2014/11 sayılı kararı ile TCK’nın 191/1 ve 62. maddesi uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, ... sayılı CMK’nın 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve kararın 25/09/2014 tarihinde usulune uygun olarak kesinleştiği,
    4-Sanık hakkında, denetim süresinde 11/10/2014 tarihinde işlediği "hükümlünün kaçması" suçundan İzmir 38. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/03/2015 tarihli 2015/70 esas, 2015/288 karar sayılı mahkumiyet hükmü kurulduğunun ve kesinleştiğinin ihbar edilmesi üzerine, İzmir 43. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/05/2015 tarihli ve 2015/343 esas, 2015/385 sayılı kararı ile sanık hakkındaki 09/09/2014 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar kaldırılarak 191/1,62 ve 52/2-4. maddeleri uyarınca 6.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına hükmedildiği ve hükmün temyiz edilmeden 23/06/2015 tarihinde kesinleştiği, anlaşılmıştır.
    Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında,
    "Dosya kapsamına göre, benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 22/12/2015 tarihli ve 2015/1717 esas, 2015/33429 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, sanığa 10 gün içinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurması gerektiği uyarısını içeren tebligatın yapılması ve sanığın başvuruda bulunmaması üzerine, yüklenen yükümlülüklere veya tedavinin gereklerine uygun davranmamakta "ısrar" ettiğinin kabul edilebilmesi için sanığa "önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine öngörülen süre içinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta ısrar etmiş sayılacağı" uyarısı ile yeniden tebligat yapılması, bu tebligata rağmen de başvuruda bulunmadığı takdirde sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirlerine uymamakta ısrar edeceği nazara alındığında, somut olayda İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 27/03/2014 tarihli çağrı kağıdının şüpheli ile aynı çatı altında ikamet eden ..."a 10/04/2014 tarihinde tebliğ edildiği, bu tebligat üzerine şüphelinin müracaat etmediği ve denetime uymamakta ısrar ettiği gerekçesi ile 15/05/2014 tarihinde İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce dosyanın kapatılmasına karar verildiği, bu kapsamda şüphelinin ilk çağrıya uyamaması durumunda bu kez sonuçları da şerh edilmek sureti ile ikinci kez çağrı kağıdı çıkartılması bu çağrıya da uymaması halinde ısrar şartının gerçekleşeceği, bu sebeple açılan kamu davası hakkında durma kararı verilerek, şüpheli hakkında hükmolunan denetimli serbestlik kararının infazının sonucunun beklenilmesi, denetimli serbestlik tedbirine uygun davranılmaması halinde yargılamaya devamla işin esasına girilerek hüküm kurulması gerektiği cihetle, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek İzmir 43. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/05/2015 tarihli ve 2015/343 esas, 2015/385 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
    Konunun Değerlendirilmesi:
    Kanun yararına bozma istemine konu kararın verildiği 18.07.2012 tarihinden sonra yürürlüğe giren ... sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 68. maddesi ile getirilen düzenlemeler karşısında; hükümlünün kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, "ısrar" ettiğinin kabul edilebilmesi için de önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine öngörülen süre içinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta "ısrar etmiş sayılacağı" uyarısı ile yeniden tebligat yapılması, bu tebligata karşın başvuruda bulunmaması gerekmektedir.
    Yapılan incelemede; sanığa, 10 gün içinde İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne başvurması gerektiği uyarısını içeren çağrı kağıdının usule uygun şekilde tebliğ edildiği, sanığın müdürlüğe başvuruda bulunmadığı; ancak, sanığın kendisine yüklenen yükümlülüklere veya tedavinin gereklerine uygun davranmamakta "ısrar" ettiğinin kabul edilebilmesi için önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine öngörülen süre içinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta "ısrar etmiş sayılacağı" uyarısı ile yeniden tebligat yapılması, bu tebligata karşın başvuruda bulunmaması halinde sanığın yükümlülük ihlalinden söz edileceği, somut olayda hükümlünün Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce çıkarılan çağrı yazısına karşın 10 gün içinde Müdürlüğe başvurmamasının tek başına ısrar olarak değerlendirilemeyeceği, ısrar şartının gerçekleşmemesi nedeni ile mahkemece ... sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/8-2. cümle maddesi uyarınca durma kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yapılan yargılama sonucunda mahkûmiyetine karar verilmesi, kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
    Karar:
    Kanun yararına bozma talebine dayanan ihbarnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; yazılı şekilde karar verilmesi, kanuna aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde İzmir 43. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/05/2015 tarihli ve 2015/343 esas, 2015/385 sayılı kararının ... sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 29/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi