18. Ceza Dairesi Esas No: 2016/17371 Karar No: 2019/263 Karar Tarihi: 08.01.2019
Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/17371 Esas 2019/263 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir kişiye hakaret ettiği iddiasıyla yargılanan sanığın mahkumiyetine karar verdi. Ancak, söz konusu sözün hakaret suçunun unsurlarını oluşturmadığı, TCK'nın 267. maddesinde düzenlenen iftira suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı yönünde inceleme yapılmadan hüküm verildiği gerekçesiyle karar bozuldu. Ayrıca, denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemediği için sanığın önceki hükümde belirlenen cezasının aynen açıklanması gerektiği halde, ceza ve erteleme konusunda yanlış uygulama yapıldığı gerekçesiyle karar bozuldu. TCK'nın 267. ve CMK'nın 231/11. maddeleri.
18. Ceza Dairesi 2016/17371 E. , 2019/263 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakaret HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Olay günü sanığın, tartışma yaşadığı müştekilere hitaben sarfettiği, "benim paramı aldınız" şeklinde nezaket dışı kaba hitap tarzındaki sözün, katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı, bu nedenle sanık hakkında hakaret suçundan mahkumiyet kararı verilemeyecek ise de; sanığın talimat mahkemesince alınan ifadesinde “polislerin parasını aldıkları ve bunun üzerine 156 Jandarma ihbar hattını aradığı, gelen ekibin polisler hakkında işlem yapmadığı...” beyanı üzerine sanığın eyleminin TCK’nın 267. maddesindeki “iftira” suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığının araştırılıp tartışılmadan eksik inceleme ile sanığın hakaret suçundan mahkumiyetine karar verilmesi, 2- Kabule göre de; Mahkemece kendisine herhangi bir yükümlülük yüklenmeyen ve denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, yeniden değerlendirme sonucu, açıklanması geri bırakılan hükümdeki 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezasının 1 yıl 3 ay hapis cezası olarak belirlenmesi ve bu cezanın CMK"nın 231/11. maddesine aykırı olarak ertelenmesi suretiyle yeni hüküm kurulması Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.