20. Hukuk Dairesi 2017/6865 E. , 2018/923 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı dava dilekçesi ile, Murat apartmanında ikamet eden kat maliklerinden birisi olduğunu, kat malikleri kurulunun 09.12.2013 tarihinde aldığı 59 sayılı karar ile anataşınmazın ortak yeri olan dış cephe duvarlarının izolasyonunun yapılarak yalıtılması amacıyla yöneticiye bu konuda ilgili firma ile sözleşme imzalaması konusunda yetki verilmiş olduğunu, yine yapılacak işin sonucu ücretinin kat malikleri tarafından ayrı ayrı ilgili firma ile anlaşma yoluyla ödeme yapılacağı hususunun yokluğunda kararlaştırılmış olduğunu, bu hususu tebliğ ile öğrendiğini, alınan kararda yapılacak işin bedeli ile ödenecek aidatın belirlenmediği, kararda belirtilen şekilde bir toplantı yapılmadığı, yönetici tarafından yazılan defterin kapıları değişik tarihlerde dolaştırılarak imzalatıldığını, davalı yöneticinin dış cephe kaplaması yönünde fahiş bir ücret karşılığında anlaşma yaptığını, söz konusu toplantının olağanüstü kat malikleri toplantısı esas ve usullerine göre kanunun “çağrı ve gündem en az 15 gün önce kat maliklerine imza ile veya taahhütlü mektupla bildirilir” hükmüne de aykırı olarak gerçekleştirildiğini bu nedenlerle 09.12.2013 tarihli toplantıda alınan 59 sayılı kat malikleri kurul kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece kat malikleri kurulu kararını müteakip yapılan mantolama işinin, anataşınmazın eski bir yapı olması ve yapıldığı dönemlerdeki inşaat teknolojilerinde ısı-ses yalıtımı yapılan malzemeler kullanılmaması ve dolayısıyla enerjiden tasarruf etmek için ısı ve ses izalosyonu kararı alınmasının teknik olarak gerekli olduğunun anlaşılması nedeniyle, yani dış cephe kaplaması binanın dış duvarlarının içine su almasını önlemek, nemi ortadan kaldırmak ve ısı kaybının önüne geçmek amaçlı olduğundan, burada Kat Mülkiyeti Kanununun 42. maddesindeki düzenlemede olduğu gibi nitelikli çoğunlukla alınacak bir karara veya kat malikleri kurulunun toplanıp bir karar almasına da gerek bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kat malikleri kurul kararının iptali istemine ilişkindir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, mahkemece yeterli araştırma yapılmadan hüküm kurulduğu görülmüş, dava konusu toplantının olağanüstü toplantı olduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece dava konusu anataşınmaza ilişkin tapu kayıtları, yönetim planı, iptali istenen 09.12.2013 günlü kat malikleri kurul kararının içinde bulunduğu karar defteri ile bu kararların alındığı tarihteki bu toplantılara çağrı için kat malikleri adına çıkarılan çağrı belgelerinin, hazirun listelerinin ve gündemin, kat malikleri kurulu toplantısında vekil ile temsil edilen kat maliklerinin vekaletnamelerinin, çağrı davetiyelerinin davacılara tebliğine ilişkin tüm bilgi ve belgelerin ilgili yönetimden celbedilerek 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun ilgili hükümleri gereğince olağanüstü toplantı için çağrı koşullarına uyulup uyulmadığı, çağrının süresinde yapılıp yapılmadığı, alınan kararların bağımsız bölüm maliki ve arsa payı bakımından yeterlilik sayıları incelenmeli, KMK’nın 33. maddesinde belirtilen 1 ve 6 aylık süreler içerisinde dava açılıp açılmadığı hususu incelenmeli, alınan kararların mahiyeti itibariyle butlanla yada yoklukla malul olup olmadığı hususu değerlendirilmeli, bu konuda uzman bilirkişilerden rapor alındıktan sonra hüküm kurulması gerekirken mantolama işleminin faydalı olduğu gerekçesi ile reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 13/02/2018 günü oy birliği ile karar verildi.