19. Hukuk Dairesi 2017/375 E. , 2018/6079 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usûlden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, ....İcra Müdürlüğü’nün 2015/30321 sayılı dosyasında davalı aleyhine başlatılan takibe konu faturalara ilişkin ürünleri davalının davacıdan satın aldığını, karşılığında toplamda 150.000,00 TL’ye karşılık gelen 3 adet çek keşide edildiğini, ödeme günü geldiğinde ödenmediği, davalı tarafından icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline ve %20 den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ... İcra Müdürlüğü’nün 2015/3032 sayılı dosyasına süresinde yetki itirazında bulunularak yetkili icra dairesinin ... İcra Dairesi olduğu bildirilmesine rağmen davacı tarafından tekrar ödeme emri gönderilmeden itirazın iptali davası açıldığından davanın usûlden reddi gerektiği, davalının davacıya herhangi bir borcu olmadığı, davacı tarafından keşide edilmiş bir ihtarname bulunmadığından temerrüt oluşmadığı, alacağın likit olmayıp yargılamayı gerektirdiği savunması ile davanın reddine, %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, dosya kapsamı ile davalının ikâmetgâhının ... olduğunun sabit olduğu, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığı, davacının faturaya ve çeke dayanarak takip başlattığı, davalı borçlunun itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, ve yetkili icra dairesini de bildirdiği, yetki itirazının usûlüne uygun olduğu, fatura düzenlenmesinin akdi ilişkinin ve alacağın varlığını kanıtlamaya yeterli olmadığı, bu nedenle 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 89/1. maddesinin uygulanma imkânı olmadığından genel yetki kurallarının uygulanması gerekeceği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6 ncı maddesi uyarınca davalı borçlunun ikâmetgahı olan ... İcra Müdürlüklerinde takip yapılması gerekirken yetkisiz .... İcra Müdürlüğü’nde takip yapıldığı, yetkili icra dairesinde takip yapılmasının itirazın iptali davalarında dava şartı olduğundan davanın usûlden reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davanın dava şartı yokluğundan reddedilmiş olmasına göre davalı lehine maktu vekâlet ücreti verilmesi gerekirken maktu vekâlet ücretinin yarısına hükmedilmiş olması yanlış olmuş bu sebeple hükmün bozulması gerekmiş ise de, bu durum yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Geçici 3. maddesi ve 5236 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 5236 sayılı Kanunun 16. maddesiyle değiştirilmeden önceki 438/7. maddesi gereği, hüküm fıkrasının 5 inci bendinde yer alan “ücretin yarısı olan 900,00 TL” ibaresinin çıkarılarak yerine “1.800,00 TL” yazılmak suretiyle hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının 5.bendinde yer alan, “ücretin yarısı olan 900” ibaresinin çıkarılarak yerine “1800,00 TL” yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 26/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.