Esas No: 2020/11873
Karar No: 2022/2545
Karar Tarihi: 04.04.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/11873 Esas 2022/2545 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, kasten öldürme suçundan 341 gün tutuklu kalmış ve beraat etmiştir. Tutuklama tarihinde yürürlükte olan kanuna göre, davacı tazminat talebinde bulunmuştur. Yerel mahkeme, davacı lehine 6.435,00 TL maddi, 9.000,00 TL manevi tazminatın alınarak davalıya verilmesine hükmetmiştir. Ancak davacı ve davalı vekilleri, hükümün kısmen kabulüne itiraz etmiştir. Yüksek mahkeme, davacı lehine daha fazla maddi tazminata hükmedilmesini ve manevi tazminatın hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin edilmesi gerektiğini belirtmiştir. Kararda 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi ve 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ile birlikte 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi açıklayıcı olarak yer almaktadır.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm :Davacının davasının kısmen kabulüyle; 6.435,00 TL maddi, 9.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan Doğubayazıt Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/32 Esas-2012/200 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının kasten öldürme suçundan 06.08.2009–13.07.2010 tarihleri arasında 341 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 06.10.2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 150.000,00 TL maddi, 150.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 6.435,00 TL maddi, 9.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin faizin tahliyeden itibaren başlatılması gerektiğine, davacı lehine nisbi vekalet ücreti hesaplanması gerektiğine, reddedilen kısım için davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine ve sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Maddi tazminatın, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan "6335,00" TL yerine, bu miktarın üstünde kalacak şekilde "6435,00" TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata hükmolunması,
2-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 04.04.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.