11. Ceza Dairesi Esas No: 2018/6884 Karar No: 2019/753 Karar Tarihi: 22.01.2019
Vergi Usul Kanunu"na muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/6884 Esas 2019/753 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, \"Vergi Usul Kanunu'na muhalefet\" suçundan sanığın mahkumiyetine karar vermiştir. Ancak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihten itibaren deneme süresi içinde işlenen ikinci suç tarihi olan 09.09.2016 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu kabul edilerek inceleme yapılmıştır. Mahkeme kararının eksik olduğu, açılmamış bir suçtan hüküm kurulduğu ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği hatırlatılmıştır. Yasa aykırılığı sebebiyle kararın bozulmasına ve ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına karar verilmiştir. Mahkeme kararında 5271 sayılı CMK'nin 225. maddesi ve TCK'nin 43. maddesi hükümlerine referans verilmiştir.
11. Ceza Dairesi 2018/6884 E. , 2019/753 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanunu"na muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 13.03.2015 tarihinden itibaren deneme süresi içinde işlenen ikinci suç tarihi olan 09.09.2016 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu kabul edilerek inceleme yapılmıştır. 1- 5271 sayılı CMK"nin 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiil ve failden ibaret olup, iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılarak açılmayan davadan yargılama yapılıp hüküm kurulmasının mümkün bulunmadığı; sanık hakkında vergi suçu raporu ve dava şartı olan mütalaaya uygun olarak, "2005 takvim yılında sahte fatura düzenleme" suçundan kamu davası açıldığı, “defter ve belge gizleme” suçundan açılmış bir dava bulunmadığı gibi birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olan "sahte fatura düzenleme" ve “defter ve belge gizleme” suçlarının birbirine dönüşemeyeceği gözetilmeden, kararın gerekçe bölümünde sanığın fiilinin sahte fatura düzenleme olarak nitelendirilmesi ve hüküm bölümünde "defter ve belge gizleme" suçundan hüküm kurulması suretiyle hükmün karıştırılması, 2- Sanık hakkında “2005 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti için; a) Faturaları kullanan ...,.... Ltd. Şti. ve Üçel Deri Ltd. Şti. hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorularak, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,
b) Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması, c) Faturaları kullanan kişi ve şirket yetkililerinin CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınıp verilmesine sanığın iştiraki olup olmadığının sorulması, d) Gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için; Faturayı kullanan kişi ve şirketlere ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgelerin olup olmadığının araştırılması, Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 3- Kabule göre; aynı takvim yılına ait birden fazla fatura düzenlenmesi halinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği dikkate alınarak, sanık hakkında TCK"nin 43. maddesinin 1. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 22.01.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.