23. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/9443 Karar No: 2019/4707 Karar Tarihi: 13.11.2019
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/9443 Esas 2019/4707 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, müvekkilinin hizmet alım sözleşmelerinde yerine getirdiği edimler için aldığı hak edişlerinden kesilen 107.676,29 TL'nin, yasaya aykırı bir şekilde Hazinece karşılanması gereken primler için yapılan kesinti olduğunu ve davalının temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsil edilmesini talep etti. Mahkeme, davanın kabulüne karar verdi ancak davalı vekili kararı temyiz etti. Yargıtay 23. Hukuk Dairesi ise dava konusu ile ilgili tüm delillerin toplanması gerektiği ve bilirkişi raporunun denetime açık olmadığı için kararın bozulmasına karar verdi. Kararda, 5510 Sayılı Kanun'un 81/1-ı maddesi de geçmektedir. Bu madde, kesinti uygulamasının usul ve esaslarını düzenlemektedir.
23. Hukuk Dairesi 2016/9443 E. , 2019/4707 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında 27.07.2007 31.03.2009 tarihlerinde imzalanan hizmet alım sözleşmeleri gereği üzerine düşen edimlerini yerine getiren müvekkilinin hak edişlerinden 5510 Sayılı Kanun"un 81. maddesi uyarınca Hazinece karşılanması gereken primlerin kesildiğini, kesintinin yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek müvekkilinin hak edişlerinden kesilen 107.676,29 TL"nin davalının temerrüte düştüğü tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, davalı tarafından yapılan kesintinin usul ve yasaya aykırı olduğu, davalının daha önce temerrüde düşürmediği faizinde dava tarihinden itibaren işleyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava 5510 Sayılı Yasa"nın 81/1-ı maddesi gereğince yapılan kesintilere yönelik açılan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece bilirkişi raporuna istinaden karar verilmiş ise de rapor denetime açık olmadığı gibi dosyaya ibraz edilen delillerle de uyumlu değildir. Şu halde, mahkemece, yapılması gereken iş dava konusu ile ilgili tüm delillerin toplanması ile uyuşmazlık konusu hakkında uzmanlığı bulunan bir bilirkişiden tarafların iddia ve savunmalarının kayıtlar üzerinden değerlendiren denetime açık bir rapor alınıp sonuca göre bir hükme varılması gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının kabulüü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcın talep halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 13.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.