Görevi kötüye kullanma ve zimmet suçlarından şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Kandıra Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 16/12/2015 tarihli ve 2015/2289 soruşturma, 2015/1501 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik müşteki tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin mercii ... 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 24/02/2016 tarihli ve 2016/1015 değişik iş sayılı kararının;
Dosya kapsamına göre, müşteki ...’nın 17/09/2015 tarihinde Kandıra Cumhuriyet Başsavcılığına hitaben yazmış olduğu şikayet dilekçesi ile şüpheli ... ili Kandıra ilçesi Çakırcaali Mahallesi Muhtarı ...’ın 2014 yılı için hane başına 7 ster odun parası olarak 310,00 Türk lirası aldığı, buna karşın resmi fiyatlara göre 7 ster odun satış bedelinin 246,19 Türk lirası olduğu dolayısıyla kişi başına 63,81 Türk lirası parayı uhdesinde tuttuğundan bahisle şikayetçi olduğu, Kandıra Cumhuriyet Başsavcılığının 28/09/2015 tarihli ve 2015/2289 soruşturma sayılı yazısı ile dosyanın 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun kapsamında soruşturma izni verilmek üzere Kandıra Kaymakamlığına gönderildiği, Kandıra Kaymakamlığının 16/11/2015 tarihli ve 2015/18 sayılı kararı ile öninceleme dosyasında yer alan beyanlar ve bilgiler itibariyle yakacak ihtiyacından faydalanan kişilerin tek tek ne kadar ödeme yaptığının tespitinin mümkün bulunmadığı, buna karşın bahsi geçen beyanlara istinaden Bayram ... ve 31 arkadaşı adına kişi başına ortalama 309,00 Türk lirası toplanıldığının varsayılması halinde, kişi başına 18,50 Türk lirası olmak üzere toplamda 592,00 Türk lirası fazla para toplandığı, hakkında önsoruşturma yapılan ilgilinin fazla toplanan para ile mezarlık temizliği yaptırdığı yönündeki beyanına da, 6630 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile köylerin tüzel kişiliği kaldırılarak mahalleye dönüştürülmesi sebebiyle muhtarlıkların bütçelerinin bulunmadığından, muhtarların mahallelerinde yapmak istedikleri işleri için mahalle sakinlerinden para toplamalarına yasal olanak bulunmadığı gerekçesiyle itibar edilemeyeceği, yakacak için toplanan paradan arta kalan kısmın vatandaşa iadesi gerektiği belirtilerek 4483 sayılı Kanunun 6. maddesi uyarınca soruşturma izni verildiği, soruşturma izni verilmesini müteakip şüphelinin Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde alınan ifadesinde de topladığı yakacak paralarından arta kalan 592,00 Türk lirasını köy mezarlığının bakım masrafları için kullandığı şeklindeki beyanları hep birlikte değerlendirildiğinde 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 170/2. maddesi uyarınca soruşturma aşamasında toplanan delillerin şüphelinin suç işlediği hususunda yeterli şüpheyi oluşturduğu, bu kapsamda anılan madde uyarınca kamu davası açılması gerektiği, delillerin takdir ve değerlendirilmesinin yapılacak yargılama sırasında mahkemesine ait olduğu cihetle, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet
-2-
görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli, 16/10/2017 gün ve 94660652-105-41-4971-2017-Kyb sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay C. Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
Olay tarihinde Kandıra ilçesi Çakırcaali mahalle muhtarı olarak görev yapan şüpheli ..."ın, köylünün zati yakacak ihtiyacının giderilmesi kapsamında bir kısım köylüden fazla para toplayarak yaklaşık 646,00 TL"yi uhdesinde tuttuğu iddiasına ilişkin olarak, her ne kadar şikayetçi ..."nın dilekçesi üzerine soruşturma yapılmış ise de; yüklenen suçun asıl mağdurlarının kendilerinden fazla para tahsil edildiği iddia edilen kişiler olup, şüpheliye herhangi bir ödeme yapmayan ..."nın sanığa yüklenen suçlardan doğrudan zarar görmediği bu itibarla kovuşturmaya yer olmadığına dair karara itiraz hakkının bulunmadığı, 16/12/2015 tarih ve 2015/1501 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karardaki isnatlara nazaran kararın fazla para ödediği iddia edilen kişilere ve zimmet suçundan zarar gören Hazineye tebliğ edilmesi gerektiği bu itibarla kararın henüz kesinleşmediği ve bu aşamada kanun yararına bozma yoluna gelinemeyeceği anlaşıldığından, CMK"nın 309. maddesi uyarınca yerinde görülmeyen istemin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 08/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.