Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/298
Karar No: 2010/4366

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2010/298 Esas 2010/4366 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, bir taşınmazdaki paydaşlık hakkının giderilmesi davasıdır. Mahkeme, taşınmazın satılması kararı vermiş ancak bir kısım davalılar temyiz etmiştir. Tebligat Kanununa göre tebligat yapılacak kişiye bilinen en son adresinde yapılmalıdır. Adres değişikliği durumunda yeni adresin tebliğ memuruna bildirilmesi gerekmektedir. Olayda, davacıya daha önce usulsüz tebligat yapılmıştır ve adres değişikliği bildirilmemiştir. Bu nedenle, mahkemece davalıların usulüne uygun şekilde tebligat edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Aksi takdirde, savunma hakkı kısıtlanmış olur. Sonuç olarak, temyiz itirazları kabul edilmiş ve hüküm bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Tebligat Kanunu'nun 10. maddesi: Tebligat, tebliğ yapılacak kişiye bilinen en son adresinde yapılmalıdır.
- Tebligat Kanunu'nun 35/1. maddesi: Tebligat yapılan kişi adres değişikliği durumunda yeni adresini tebliğ memuruna bildirmelidir.
- Tebligat Kanunu'nun 35/2. maddesi: Adres değişikliği yapılan kişi, yeni adresini bildirmediği takdirde eski adrese tebliğ yapılabilir.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2010/298 E.  ,  2010/4366 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, bir adet taşınmazdaki paydaşlığın giderilmesine ilişkindir. Mahkeme taşınmazın satılarak paydaşlığının giderilmesine karar vermiş, verilen bu hüküm bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Tebligat Kanununun 10.maddesine göre tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır.
    Tebligat Kanununun 35/1.fıkrası ile kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılan kimseye, adresini değiştirdiği takdirde yeni adresini hemen tebliğ yaptıran kaza merciine bildirme yükümlülüğü getirilmiş, bundan sonraki tebliğlerin bildirilen yeni adrese yapılacağı öngörülmüştür.
    Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve yeni adres tebliğ memurunca da tespit edilemediği takdirde tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.(T.K.35/2)
    Tebligat Kanununun 35/2 ve Tüzüğün 55.maddelerine göre tebliğin usulüne uygun olarak yapılabilmesi için daha önce aynı adrese kanunun gösterdiği usullere göre bir tebligat yapılmış olması gerekmektedir. Evvelce yapılan tebligat usulsüz ise 35.maddeye göre tebligat yapılması mümkün değildir.
    Olayımızda; mahkemenin 21.03.2008 tarihli kararı, dairemizin 25.09.2008 gün 2008/8641 E. 2008/10212 K. sayılı kararı ile bozulmuştur. Bozma sebepleri arasında yer alan davalı ..."in adresinin yeterince araştırılmadan ilanen tebligat yapılamayacağı ile ilgili olarak bozma gereklerine uygun şekilde usulüne uygun tebligat yapılması sağlanmış ise de bir diğer bozma nedeni olan davalı ... oğlu ..."e dava dilekçesi tebliğ edilmeden ve taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurulmasının doğru olmadığına ilişkin bozma
    gereği yerine getirilmemiştir. Davalı ... oğlu ..."e daha önce usulüne uygun tebligat yapılmadan veya resmi kurumlarca bildirilmiş adres olmadan duruşma gününün ve hükmün Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebliği usulsüzdür. Bu durumda mahkemece yukarıda açıklanan kanun hükümleri ve ilkeler doğrultusunda davalı ... oğlu ..."e usulüne uygun şekilde dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilerek taraf teşkilinin sağlanması ondan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken savunma hakkını kısıtlayacak şekilde davalının yokluğunda duruşma yapılıp karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 14.04.2010 oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi