16. Hukuk Dairesi 2020/1337 E. , 2020/3907 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu....ı Mahallesi çalışma alanında bulunan 371 ada 5, 6, 7, 8, 9, 372 ada 1 ve 2 parsel sayılı muhtelif yüzölçümündeki taşınmazlar Hazine adına kayıtlı iken 16.05.2013 tarihinde ...’na satış yapılmak suretiyle tapuda devir yapılmıştır. Davacı ... ve arkadaşları, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve taşınmazların payları oranında adlarına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar ... ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar, çekişmeli 371 ada 5, 6, 7, 8, 9, 372 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların murisleri ..."e ait olduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ve miras payları oranında adlarına tescili istemi ile dava açmışlardır. Mahkemece, talebin kadastro öncesi nedene dayalı olup, imar uygulaması sonucu yeni parsel numaraları alan çekişmeli taşınmazların öncesinin 719 sayılı parsel olduğu, bu taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği 03.04.1974 tarihinden davanın açıldığı tarihe kadar 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiştir. 719 sayılı parselin kesinleşme tarihi dikkate alındığında mahkemenin gerekçesinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de, dosyada bulunan krokiler ile geri çevirme kararı üzerine dosyaya getirtilen belgeler arasındaki krokilere göre imar yolu ile oluşan taşınmazların tamamı 719 sayılı kadastro parseli kapsamında kalmayıp, bir bölümünün 4693 ve 4706 sayılı parsellerden gelen 4529 sayılı parsel içinde kaldığı izlenimi uyanmaktadır. Dosya kapsamından da 4693 ve 4706 sayılı parsellerin oluşum nedeni anlaşılamamaktadır.
Hal böyle olunca; sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için mahkemece öncelikle, 4529, 4693 ve 4706 parsel sayılı taşınmazlar ile çekişmeli taşınmazların oluşumlarına esas tüm evraklar ilgili yerlerden getirtilerek dosya arasına alınmalı, çekişmeli taşınmazların öncesinin hangi parseller içinde kaldığı hususunda teknik bilirkişiden kadastro paftaları, imar paftaları ölçeği eşitlenerek çakıştırmak suretiyle ayrıntılı rapor alınmalı, buna göre öncesinde hangi taşınmazların hangi bölümünün hangi parseller içinde kaldığı, bu parselerin kadastro sonucu oluşan parseller mi yoksa idari yoldan oluşan parseller mi olduğu tespit edilmeli, kadastro parseli ise kesinleşme tarihi dikkate alınmak suretiyle 3402 sayılı Yasa"nın 12/3 maddesi şartları değerlendirilmeli, öncesi tescil harici olup idari yoldan tapu kaydına bağlanan yerlerden ise, önceki zilyetliğe dayalı davada 3402 sayılı Yasa"nın 12/3. maddesinin uygulanma olanağı bulunmadığı göz önüne alınarak tapu kayıtlarının oluştuğu tarihe kadar davacılar yararına zilyetlikle kazanım koşullarının oluşup oluşmadığı yönünden araştırma yapılarak sonucuna göre tespit edilmeli, bundan sonra tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle netice hakkında karar verilmelidir. Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
01.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.