Esas No: 2022/1658
Karar No: 2022/2709
Karar Tarihi: 07.04.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2022/1658 Esas 2022/2709 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Fethiye ilçesinde bir kuyudaki kazı işlemi sırasında 2863 sayılı Kanun'a aykırılık suçundan yargılanan sanıklar, olayın arıların su ihtiyacını karşılamak amacıyla yapıldığını savundular. Ancak dosya incelendiğinde suça konu yerin sit alanında kalmadığı ve sanıkların savunmalarının yeterli delil bulunmadığı şeklindeki gerekçelerle beraat kararı verilmişti. Ancak katılan vekili tarafından temyiz edilen karar, suça konu yerin anılan Kanun'un 6. maddesi kapsamında korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olup olmadığı yönünde bilirkişi raporu alınmadığı için kanuna aykırı bulunarak bozuldu. 2863 sayılı Kanun'un 74/1-1. cümlesi gereğince sanıkların mahkumiyetleri gerektiği belirtildi. Ayrıca kararda suç tarihindeki yanlış gösterim de eleştirildi. 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca hükmün isteme aykırı olarak bozulması kararı verildi.
Kanun Maddeleri:
- 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nun 6. maddesi: Taşınmaz Kültür Varlıklarının Tespiti ve Korunması
- 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nun 74/1-1. cümlesi: Kültür varlıklarını koruma mevzuatı hükümlerine aykırı olarak ta
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : Beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, incelenen dosya kapsamına göre katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Olay günü saat 12:00 sıralarında Fethiye Jandarma Karakol Komutanlığına yapılan bir ihbar ile Fethiye ilçesi, Karaçulha Mahallesi, Karagöl mevkiindeki ormanda mevcut bir kuyu içerisinde 3 kişinin metan gazı zehirlenmesi sonucu kuyudan çıkamadıklarının bildirilmesi üzerine, olay yerine giden kolluk kuvvetleri tarafından yapılan incelemelerde yaklaşık 8-10 metre derinliğinde, 5-6 metre genişliğindeki kuyuya inebilmek için herhangi bir merdiven veya giriş şeklinin bulunmadığının tespit edildiği, kuyu içerisinden 1 adet delici hilti, kazma, kürek, balyoz ve el fenerinin ele geçirildiği, dosya kapsamında mevcut 05/08/2014 tarihli raporda, suça konu yerin sit alanında kalmadığının ancak kaçak kazı sonucunda açığa çıkarılmış bir yapıya ait duvar kalıntıları olduğunun, Bizans seramiklerinin göze çarptığının, 1-1,5 metre derinlikteki yapının zeminine ulaşıldıktan sonra anakayanın delinerek 8 metre derinleştirildiğinin belirtildiği, sanıkların aşamalardaki savunmalarında, sanık ...’in arılarının olduğunu, arı kovanlarının koyulacağı Karagöl mevkiinde su sorunu bulunduğunu, olayın meydana geldiği kuyuyu genişleterek su tutulmasını sağlamak amacıyla kazı yaptıklarını, benzinli hiltinin egzoz gazından zehirlendiklerini, define aramak gibi bir amaçlarının olmadığını ifade ettikleri, sanık ...’in bozma ilamı sonrası alınan savunmasında, suç tarihinde arıcılık yaptığını, 60 adet kovanının bulunduğunu, şu an yine arı gelme zamanı olduğu için tankerle kuyulara su döküldüğünü beyan ettiği anlaşılmakla, sanık ...’in bozma ilamı sonrası alınan savunmasında da belirttiği üzere mevcut kuyulara tankerle su dökülerek arılar için su temin edilebileceği gözetildiğinde, 1,5 metre derinliğindeki kuyunun sırf arıların su ihtiyacını karşılamak için 8 metre derinleştirilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, sanıklar tarafından 1,5 metre derinliğindeki kuyunun arıların su ihtiyacını karşılamak için yetersiz olduğundan bahisle kuyuyu genişletmek için kazı yaptıkları yönündeki savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik bulunduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanıkların, üzerlerine atılı 2863 sayılı Kanunun 74/1-1. cümlesi gereğince mahkumiyetlerine karar verilmesi, kazı sonucunda bir yapıya ait duvar kalıntılarının açığa çıkarılması ve Bizans seramiklerinin bulunması karşısında suça konu yerin anılan Kanunun 6. maddesi kapsamında korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olup olmadığı yönünde bilirkişi raporu alınarak, sonucuna göre temel cezadan 2863 sayılı Kanunun 74/1-2. cümlesi gereğince indirim yapılıp yapılmayacağının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeksizin, dava konusu yerin sit alanında kalmadığı ve sanıkların savunmalarının aksine mahkumiyetlerine yeterli delil bulunmadığı şeklindeki dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile beraat kararı verilmesi kanuna aykırı,
2- Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “05/08/2014” şeklinde gösterilmesi,
İsabetsiz olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince, hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA; 07/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.