2. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/2402 Karar No: 2020/3360
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/2402 Esas 2020/3360 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi, karşılıklı boşanma davasında verilen hükümlere yapılan temyiz itirazlarını değerlendirdi. Tarafların bazı temyiz itirazları yerinde görülmedi ancak davalı-davacı kadın yararına takdir edilen maddi tazminatın az olduğu belirtildi. Türk Medeni Kanunu'nun hakkaniyet ilkesi ve Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddeleri dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi tazminat takdir edilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, davacı-davalı erkeğin temyiz itirazları reddedilirken, davalı-davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddedilmesinin doğru olmadığına karar verildi ve karar bozuldu. Yazının sonunda kanun maddeleri detaylı bir şekilde açıklanmamıştır.
2. Hukuk Dairesi 2020/2402 E. , 2020/3360 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından her iki dava yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise yoksulluk nafakasının miktarı ve tazminat miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-davacı kadın yararına takdir edilen maddi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu"nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Dosyada mevcut ekonomik sosyal durum araştırmaları ve mal varlığı araştırmalarından, davalı-davacı kadına ait gayrimenkullerin ve kira gelirinin bulunduğu, kadının boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği toplanan delillerden anlaşılmıştır. Türk Medeni Kanunu"nun 175. madde koşulları oluşmamıştır. Davalı/davacı kadının yoksulluk nafakası isteğinin reddi gerekirken, yazılı şekilde yoksulluk nafakası takdiri doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 29.06.2020 (Pzt.)