Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/5879 Esas 2019/4694 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5879
Karar No: 2019/4694
Karar Tarihi: 12.11.2019

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/5879 Esas 2019/4694 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2016/5879 E.  ,  2019/4694 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davalı alacaklının davacıların da aralarında bulunduğu SS ... Yapı Kooperatifi aleyhine ilamsız icra takibine geçtiğini, Yeşilyurt Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/214 esas 2015/252 karar sayılı ilamıyla ... Yapı Kooperatifinin iflasına karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, takibin iflas yoluyla devam etmesi gerekirken davacıların konutunda hacizler yapıldığını, Yeşilyurt İcra Hukuk Mahkemesi tarafından hacizlerin iptaline karar verildiğini, iflas kararı alındıktan sonra icra takiplerinin düşeceği yeni bir takip yapılamayacağını, davalı alacaklının iflas kararından sonra kooperatifin mal varlığı ile ilgili alacaklılar toplantısı yapması gerektiğini, sonrasında satışın gerçekleştirilmesi gerektiğini, oysa ki bunların hiçbirinin yapılmadığını, davalının söz konusu kooperatiften bir daire aldığını, ancak tapusunu devralamadığını ileri sürerek kooperatifin iflası nedeniyle takiplerin düştüğünden davacıların davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili açılan davayı kabul etmediklerini, Yeşilyurt İcra Hukuk Mahkemesinin 2008/47 esas sayılı dosyasında müvekkili lehine % 40 oranında icra inkar tazminatına hükmedildiğini, ancak müvekkilinin iyi niyetli olarak bu paranın tahsili yoluna gitmediğini, müvekkilinin gerçek amacının alacağına kavuşmak olduğunu, haksız kazanç elde etmek gibi bir niyeti olmadığını, davacı tarafın müvekkilinin borcuna itiraz etmediğini, davanın yersiz olduğunu savunarak reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia savunma ve dosya kapsamına göre, kooperatif hakkında iflas kararı alındıktan sonra ilanların yapılmadığı, alacaklılar toplantılarının yapılmadığı, bu işlemler gerçekleştirilmeksizin kooperatife ait daire sahipleri belirlenip aleyhlerine icra takibine geçildiği, burada belirtilen iflas, gazete ilanı, alacaklılar toplantısı gibi işlemleri, gerçekleştirecek olan iflas masası olup, iflas tarihinde resmen kooperatif üyesi olan kişilerin kooperatif sermaye payının 5 katına kadar ve varsa genel kurulca önceden karar altına alınıp ödenmeyen ek miktarlar kadar üyelerin borçtan sorumlu olduğunun kabulü gerekmekte olup iflas kanundan sayılan bu işlemlerin yerine getirilmediği dolayısıyla davacıların takip borçlusu sıfatında olmadıkları ve belirtilen gerekçeler doğrultusunda davalının alacağından sorumlu olmadıkları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 12.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.