Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1633
Karar No: 2019/3304
Karar Tarihi: 30.04.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/1633 Esas 2019/3304 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/1633 E.  ,  2019/3304 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA


    Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 29/05/2017 tarih ve 2016/34-2017/550 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili ile davalı ... arasında 09/03/2011 tarihinde sözleşme imzalanarak, bu sözleşmenin 2. maddesine göre davalılarca satın alınan ve davacının hakim ortağı olduğu Çizer Turizm San. ve Tic. Ltd. Şti."nde davacının 10/05/2012 tarihine kadar görev yapacağının ve bu çalışma karşılığında da ciro üzerinden % 5 komisyon verileceğinin kararlaştırıldığını, davacının sözleşme gereğince 10/05/2012 tarihine kadar davalı şirkette çalıştığını, sürenin sona ermesini müteakip davalıların talebi üzerine görev ilişkisinin sona erdiğini, davalıların sözleşme gereği edimlerini yerine getirmediklerini, %5 komisyonu ödemediklerini, yapılan yazılı ve sözlü başvurulara ve davalı ..."e gönderilen ihtarnameye rağmen borcun ödenmeyip, borcun inkar edilip ödemenin yapılmadığını, sözleşmeyi yapanın davalı ... olmasına rağmen işin diğer davalı şirket adına yapıldığını, alacaktan her iki davalının müteselsilen sorumlu olduğunu, alacağın tam olarak belirlenemediğini ileri sürerek şimdilik 10.000,00 TL alacağın temerrüt tarihi olan 12/11/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müteselsilen tahsili ile fazlaya dair hakların saklı tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar vekili, açılan davada görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğunu, iş bölümü itirazında bulunduklarını, anılan protokolde davalı şirketin bulunmaması sebebiyle davalı şirket açısından husumet sebebiyle davanın reddine karar verilmesini, protokolü kabul etmediklerini, davacı ile ... arasında sadece taşınmaz alım satımı ile ilgili protokol düzenlendiğini, başkaca bir anlaşma yapılmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu, bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davacının komisyon ücretine hak kazanabilmesi için öncelikle taraflar arasında bu yönde bir anlaşma bulunduğunun ispatının zorunlu olduğu, davacı tarafça ibraz edilen protokolün 2. maddeden başladığı, üst kısmının kesilmek suretiyle verildiğinin davacı tarafça belirtildiği, protokol içeriğinin davalı tarafça kabul edilmediği, bu şekliyle protokol üzerinden değerlendirme yapılmasının mümkün olamayacağı, davacı tarafça taraflar arasında komisyon ücreti ödeneceğine ve ödeme koşullarına ilişkin bir anlaşma olduğu hususunun ispatlanamadığı, yemin deliline dayanılmamış olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 2. maddesi gereğince davacıya ödenecek komisyon ücretinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının ibraz ettiği protokolün 2. maddeden başladığı, üst kısmının kesilmek suretiyle metinden çıkarıldığının davacı tarafça belirtildiği, protokol içeriğinin davalı tarafça kabul edilmediği, protokol üzerinden değerlendirme yapılamayacağı, komisyon ücreti ödeneceğine ve ödeme koşullarına ilişkin bir anlaşma olduğunun ispatlanamadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Davacı dayanağı protokolün 2. maddesinde, özetle, davacı ...’in satın alınan işyerinde 10.5.2012 tarihine kadar görev yapacağı ve çalışması karşılığında kendisine ciro üzerinden komisyon ödeneceği, başkaca bir ücret ödenmeyeceği yazılıdır.
    Davalılar vekilinin dosyaya ibraz ettiği 06/04/2016 tarihli dilekçede açıkça belirtildiği üzere, protokol altındaki imza davalı yanca ikrar olunmuştur. Öte yandan, davalı yan, protokolün metinden çıkarılan 1. maddesi içeriğinin taraflar arasındaki uyuşmazlığa ilişkin olan 2. maddenin açık hükmüne başka bir anlam verilmesini gerektireceği ya da ikrar olunan imzanın üstünün davacı yanca anlaşma hilafına doldurulduğu yolunda herhangi bir iddia ileri sürüp kanıtlamış değildir. Ayrıca, mezkur 1. maddede, davalılar vekilinin savunduğu gibi, ticari işletmenin bulunduğu taşınmazın satışına ilişkin bir hüküm bulunmuş olması halinde dahi, uyuşmazlığın esasını ilgilendiren 2. madde içeriği ile bir tezattan bahsedilmesi, giderek sözleşme tanığının dahi re’sen celbedilerek dinlenmeksizin uyuşmazlığın çözümünde protokolün nazara alınamayacağına hükmedilmesi yerinde değildir.
    Bu durumda, mevcut delillerin açıklanan biçimde değerlendirilmesi ve dinlenen tanık beyanlarından davacının davalı şirkete ait ticari işletmede çalıştığının anlaşılması karşısında, davalı şirkete ait davacının çalıştığı dönemdeki ticari defterlerin getirtilerek bilirkişi marifetiyle incelenmesi, 9.3.2011 ila 10.5.2012 tarih aralığındaki cirosunun saptanması ve buna göre protokolün 2. maddesinde yazıldığı şekliyle davacının varsa komisyon alacağının saptanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, delillerin yanlış değerlendirilmesine dayalı yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 30/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi