Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1645
Karar No: 2020/3323

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/1645 Esas 2020/3323 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı kadın ile boşanan davacı kadın arasında eşya ve ziynet alacağına dair bir dava açıldı. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vererek mutfak eşyalarının aynen iadesine veya parasal karşılığının 1.238.50 TL olarak ödenmesine hükmetti. Bunun üzerine davalılar tamamen, davacı kadın ise kısmen bu hükme karşı temyiz başvurusunda bulundu. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, Adli Tıp Kurumu'nun imza incelemesini gözetmeksizin üniversitelerin güzel sanatlar bölümünden oluşturulacak bilirkişi heyetinin raporu ile imzanın sahipliği konusunda yeniden karar verilmesini isteyerek hükmü bozdu. Yeniden alınan bilirkişi raporuna göre, senette bulunan imzanın davalı kadının olduğu tespit edildi. Mahkeme, bu durumda eşya ve ziynetlerin tamamının davalılardan alınarak davacı kadına verilmesi gerektiği sonucuna vardı ve hükmün bozulmasına hükmetti. Sonuç olarak, bu kararda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 472/2. maddesi ve Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesi önemli kanun maddeleri olarak yer aldı.
2. Hukuk Dairesi         2020/1645 E.  ,  2020/3323 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Eşya ve Ziynet Alacağı

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından davanın kısmen kabulü yönünden, davalılar tarafından ise hükmün tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Davalıların davanın kabulüne yönelik temyiz dilekçesinin incelemesinde;
    Mahkemece kabul edilen miktar 1.238.50 TL olup karar tarihindeki parasal kesinlik sınırını aşmadığından Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 472/2. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan alacağa ilişkin karar kesindir. Açıklanan nedenle, davalıların temyiz dilekçelerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davacı kadının temyiz itirazlarına yönelik incelemeye gelince;
    Davacı; eşi olan davalı ..."dan boşandığını, boşanma kararının kesinleşmesine rağmen eşya senedinde yazılan çeyiz ve ziynet eşyalarının kendisine teslim edilmediğini, davaya konu eşyaların aynen iadesini mümkün olmaması halinde bilirkişi tarafından tespit edilecek değerin dava tarihinden itibaren davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar; yöresel örf ve adet gereği davacının belirttiği şekilde tek tek tespitle çeyiz senedi düzenlemediklerini, eşya senedini imzalamadıkları, senedin içeriğini ve mahiyetini kabul etmediklerini davacının çeyiz olarak mutfak eşyaları, sandık, sandık içi (oya, yemeni vs) ile iki adet yorgan ve yastık getirdiğini, yorgan ve yastığın temizlenmek üzere davacının annesi tarafından alındığını, mutfak eşyalarının evlilik birliği içerisinde kullanıldığından parasal değerinin kalmadığını, sandık içi eşyalar ile ziynetler davacının giderken beraberinde götürdüğünü belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanm kısmen kabulü ile tek tek belirtilen mutfak eşyalarının aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde toplam 1.238.50 TL"nin davalı ..."dan dava tarihinden itibaren yasal faizi ile alınarak davacıya verilmesine, fazla istemin reddine, davalı ... yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
    Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 20.09.2018 tarihli ilamıyla; Adli Tıp Kurumunun imza incelemesinde üst ve son mercii olmadığı gözetilerek, üniversitelerin güzel sanatlar bölümünden oluşturulacak bilirkişi heyetinden senetteki imzanın davalılar eli ürünü olup olmadığına ilişkin yeniden rapor aldırılıp sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ve yeniden bilirkişi raporu alınmış, davanın kısmen kabulü ile, tek tek belirtilen mutfak eşyalarının aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde toplam 1.238.50 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    TMK."nın 6.maddesi hükmü uyarınca, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Buna göre, ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkaran kimsenin iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir.
    Bozma ilamına uyularak mahkemece alman bilirkişi raporuna göre , senet üzerindeki ... adıyla atılan imzanın davalı ... eli ürünü olduğu, ancak ... adıyla atılan imzanın davalı eş ... eli ürünü olmadığı sonucuna varıImıştır.Buna göre senette bulunan eşya ve ziynetlerin varlığı sabittir.
    Mahkemece dinlenen tanık beyanlarına göre ise; davalıların iddia ettiği şekilde, davacı kadının ziynet ve eşyaları götürdüğü ispatlanamadığı gibi aksine, ziynet ve eşyaların, davalılar tarafında kaldığı ispatlanmıştır. Davalılar bu hususta yemin etmişler ise de; tanık beyanları ile ispatlanan konuda verilen yemin sonuç doğurmayacağı gibi, davacı kadın tarafından da yemin deliline dayanılmamıştır. Buna göre; çeyiz senedinde bulunan eşya ve ziynetlerin tamamının davalılardan alınarak davacı kadına verilmesine karar verilmesi gerektiği halde yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple davalıların temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 24.06.2020 (Çrş.)





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi