Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12892
Karar No: 2015/17747
Karar Tarihi: 18.05.2015

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/12892 Esas 2015/17747 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2015/12892 E.  ,  2015/17747 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm duruşmalı olarak süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; işin mahiyeti itibarıyla duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilmiş olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:


    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesinde; davacının davalı işverene ait iş yerinde 03.09.2003 tarihinde personel uzmanı olarak çalışmaya başladığını, işyerinde işverene bağlı otuzdan fazla işçi çalıştığını, 20.06.2014 tarihinde iş sözleşmesinin görev ve sorumluluklarını gereği gibi yapmadığı gerekçe gösterilerek feshedildiğini, fesih bildiriminin usule aykırı olduğunu, savunmasının alınmadığını, müvekkilinin uyumlu, iş arkadaşlarıyla iyi geçinen, işini aksatmayan ve görevini en iyi şekilde yapan bir personel olduğunu beyanla feshin geçersizliğine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili dilekçesinde; davacının çalıştığı süre boyunca görevini sürekli olarak özensiz olarak yapması, hatalı, eksik işlemler tesis etmesi, görevini bazı zamanlar hiç ifa etmemesi gibi sebeplerle pek çok kez hem sözlü hem yazılı olarak uyarıldığını, davacının verilen talimatlara aykırı şekilde her personele tek tip sözleşme imzalattığını, tüm sözleşmelerin yenilenmek zorunda kaldığını, davacının Leyla Dağlı"nın yıllık izin hesabını yanlış yaptığını, işten çıkış işlemlerini Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirmediğini, feshin haklı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, dinlenen davacı tanıklarının davacının işini gerektiği şekilde yaptığını beyan ettikleri, davalı işverenin davacının iş sözleşmesini davacının davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshettiği halde, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 19. maddesi gereğince feshe ilişkin sebepler yönünden davacıya savunma hakkı tanımadığı anlaşılmakla feshin usule uygun şekilde yapılmadığı gibi feshe son çare olarak başvurulmadığı sonuç ve kanaatine varılarak davacının davasının kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm davalı tarafından kanuni süresi içinde temyiz edilmiştir.
    Uyuşmazlık taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı noktasında toplanmakta olup, bu konuda, kanuni dayanak 4857 sayılı Kanun’un 18. ve devamı maddeleridir.

    ./..
    4857 sayılı Kanun’un 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, iş yerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
    4857 sayılı Kanun’un 18. maddesi bakımından işçinin davranışlarından kaynaklanan sebepler, işçinin aynı Kanun"un 25/II. maddesinde öngörülen sebepler niteliğinde ve ağırlığında olmayan, işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen, sözleşmeye aykırı davranışlarıdır. İşçinin davranışı ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde geçerli sebep olabilir. İşçinin sosyal açıdan olumsuz bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerinde üretim ve iş ilişkisi sürecine herhangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli sebep sayılamaz.
    Aynı Kanunun 19. maddesine göre İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. Hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez. Ancak, işverenin 25. maddenin (II) numaralı bendi şartlarına uygun fesih hakkı saklıdır.
    4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
    Dosya içeriğine göre, davacının 03.09.2003-20.06.2014 tarihleri arasında personel uzmanı olarak davalı üniversitede çalıştığı, 20.06.2014 tarihli mütevelli heyet başkanınca düzenlenen yazıda, davacının hukuk fakültesi sekreterinin çıkış işlemleri ile ilgili olarak yapmış olduğu iş ve işlemlere ilişkin 13.06.2014 tarihli tutanak ve personel dosyası değerlendirilmiş olup davacının 25/II. uyarınca üniversite olan iş sözleşmesinin feshedilmesi personel müdürlüğünden istenilmiştir. 20.06.2014 tarihli fesih bildiriminde, "daha önce yazılı ve sözlü olarak uyarıldığınız halde, görev ve sorumluluklarınızı gereği gibi yapmadığınız anlaşıldığından iş akdinin feshedildiği" belirtilmiştir.
    Somut olayda, davacı hakkında 25.02.2005 tarihinde tutulan tutanakta, üniversitede okutmanlar ile öğretim elemanlarının farklı çalışma esasları, koşulları ve konuları bulunmasına karşın okutmanlara öğretim elemanlarının imzaladığı üniversite çalışma usul ve esasları sözleşmesini imzalattığı belirtilerek ihtaren uyarıda bulunulduğu, 07.12.2010 tarihinde tutulan tutanakta, üniversite personelinin dört gün yıllık izni olmasına rağmen talebi üzerine yirmiiki gün ücretli izin kullandırılarak personelin fazladan onsekiz gün izinli sayılıp fazla ücret ödenmesine bu suretle üniversitenin zarara uğramasına sebebiyet verdiği, izinlerin kullandırılmasının görevi dahilinde olduğu belirtilerek son kez ihtaren uyarıldığı, 30.05.2014 tarihli tutanakta, zorunlu stajlarını üniversitede yapan öğrencilerin çıkış işlemlerinin on gün içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmesi gerekirken, çıkış bildirimlerinin yapılmadığı, hatalı işlem yapıldığı tespit edilen sigortalılar bakımından üniversite hakkında idari para cezası uygulandığı, ayrıca idari para cezasına konu edilen dönem dışındaki dönemlerde de benzer şekilde mevzuata aykırı uygulama var ise bunlar içinde ayrıca idari para cezası uygulanacağının aşikar olduğu, söz konusu işin davacının görevi dahilinde olduğu, mevzuata aykırı işlem tesis ederek üniversiteyi zarara uğratması sebebiyle davacının ihtar edildiği ve son olarak fesih bildirimine konu olaya ilişkin 13.06.2014 tarihli tutanakta, davacının bir üniversite çalışanının yıllık izin hakları açısından ikinci ve ilk çalışma dönemi hizmet sürelerini birleştirmesi dolayısıyla üniversitece kırkdokuz günlük yıllık izin ücreti ödenmesi durumunda kalınmasından sorumlu olduğu belirtilmiştir. Davacının iş sözleşmesi davacının görevini gereği yapmamakta ısrar etmesi sebebine dayanılarak haklı nedenle feshedilmiştir. Söz konusu tutanaklara istinaden İşçiden savunma alınmamıştır.
    ./..
    Yukarıda belirtilen tarihlerde tutulan tutanaklar ve tüm dosya içeriği dikkate alındığında ve davacının dosyaya yansıyan tutum ve davranışları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, söz konusu eylemler haklı neden ağırlığında olmamakla beraber fesih için geçerli neden oluşturmaktadır. 4857 sayılı Kanun"un 19/2. maddesi uyarınca haklı nedene dayanılarak yapılan fesihlerde davacıdan savunma alınmamış olması feshi geçersiz kılmaz. Bu durumda davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
    HÜKÜM : Yukarıda belirtilen sebeplerle;
    1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2-Davanın REDDİNE,
    3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
    4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 130,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
    5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
    6-Kesin olarak 18.05.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi