Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2018/814 Esas 2019/4680 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/814
Karar No: 2019/4680
Karar Tarihi: 12.11.2019

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2018/814 Esas 2019/4680 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2018/814 E.  ,  2019/4680 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davalı kooperatiften bağımsız bölüm almak amacıyla kooperatife üye olduğunu, bütün sorumluluklarını yerine getirdiğini ancak bağımsız bölümün adına tescil edilmediğini öne sürerek tapu iptali tescil ile bunun mümkün olmaması halinde taşınmazın rayiç bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davalı kooperatifin dava konusu bağımsız bölümün maliki olmaması sebebiyle pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava kooperatif üyesi tarafından açılan tapu iptali tescil mümkün değilse bedeline ilişkindir.
    Kooperatif, üyesine kullanmaya müsait bir bağımsız bölüm tahsis etmek zorundadır. Bunun için üyenin tüm akçalı edimlerini yerine getirmesi gerekir. HMK"nın 111. maddesinde terditli dava açıklanmıştır. Madde metninde davacının aynı davada davalıdan birden fazla talepte bulunabileceği belirlenmiştir.
    Somut olayda davacı vekili kooperatiften bir bağımsız bölüm tapusu, mümkün olmadığı takdirde bedelini talep etmiştir. Tapu iptali talep edildiğinde tapu malikine husumet yöneltilmesi zorunlu ise de davacının terditli taleplerinden ikincisi bedele ilişkindir. Bu nedenle mahkemece davacının tapu iptalinde ısrar ettiği takdirde şimdiki gibi husumet yokluğundan reddine karar verilmelidir. Ancak davacı vekilinin talebini bedele hasretmesi halinde tüm edimlerini yerine getirmişse davalıya tahsil edilmesi gereken bağımsız bölümün dava tarihi itibariyle rayiç değeri, ödemeleri tam değilse bu durumda da Dairemizce uygulanan 64 formül uyarınca ödenecek bedel belirlenip hüküm altına alınmalıdır. Bu hususlarda yeterli inceleme yapılmadan yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.