22. Hukuk Dairesi 2015/13715 E. , 2015/17720 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davalı vekili davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğunu, davacının iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinden davalıların sorumluluğuna karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı .... vekili, davacının kendi işçileri olmadığı, davalı şirkete husumet yöneltilemeyeceği itirazında bulunurken, diğer davalı alt işveren ... vekili ise, perakende satış faaliyetlerinin davalı şirkete tüzel kişilik adı altında devredildiğini, davacının .... Ltd. Şti. ile aralarında hiçbir hukuki ilişki bulunmadığını, taraf sıfatı bulunmadığından davanın esastan reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 2/6. son cümlesi uyarınca asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerden alt işverenle birlikte sorumludur. Bu düzenleme, asıl işverenin sorumluluğunun genişletilmesi olarak değerlendirilmelidir. Bu durumda, ihbar, kıdem, kötüniyet ve işe iade sonucu işe başlatmama tazminatları ile ücret, fazla çalışma, hafta tatili, bayram ve genel tatili, yıllık izin, ikramiye, pirim, yemek yardımı, yol yardımı gibi tüm işçilik haklarından birlikte sorumluluk esastır.
Feshin geçersizliği ve işe iade davasının alt ve asıl işveren ilişkisinde, her iki işverene birlikte açılması halinde, davacı işçi alt işveren işçisi olup, iş sözleşmesi alt işveren tarafından feshedildiğinden, feshin geçersizliğinin tespiti halinde işe iade yükümlülüğü alt işverenindir. Asıl işverenin iş ilişkisinde sözleşmenin taraf sıfat bulunmadığından, asıl işverenin işe iade yönünde bir yükümlülüğünden sözedilemez. Asıl işverenin işe iade kararı sonrası işçinin işe başlamak için başvurması ve alt işverenin işe almamasından kaynaklanan işe başlatmama tazminatı ile dört aya kadar boşta geçen süre ücretinden yukarda belirtilen hüküm sebebi ile alt işverenle birlikte sorumluluğu vardır.
Somut uyuşmazlıkta, davalılar ... ve .... Ltd. Şti. arasında hizmet alım işine dair sözleşme imzalanmış ve bu sözleşmeye göre, .... Ltd. Şti.’nin alt işveren olduğu davacı işçinin işvereni olan şirketi bu işi üstlendiği, davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi olduğu açıktır.
Fesih bildiriminde davacının mesai saatleri içinde ve dışında özel iş yapıldığı iddia edilmiş, ancak yargılama aşamasında dinlenen davacı ve davalı tanıklarından hiçbiri bu hususu doğrulamamıştır. Davacının, iddia edilen konu ile ilgili savunmasında da hafta sonu sadece arızayı tespit ettiği, başka müdahalede bulunmadığı, arızayı gidermek adına ölçü devresine müdahale etmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının iş sözleşmesinin davalı alt işveren tarafından geçerli sebep olmadan feshedildiği sonucuna ulaşılmalıdır.
Mahkemece husumet yokluğu sebebiyle davalılar ... ve .... Ltd. Şti. açısından davanın reddine, ... yönünden ise esastan davanın reddine dair verilen karar uygun bulunmamıştır. Ancak asıl işverenin, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerden alt işverenle birlikte sorumlu olacağı kuralı dikkate alınmadan ve işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinden birlikte sorumlu olduğu gözden kaçırılarak, asıl işveren yönünden davanın husumet sebebi ile alt işveren yönünden ise esastan reddine karar verilmesi hatalı bulunmuştur.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.Davalı alt işveren tarafından gerçekleştirilen feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının ... işyerine İŞE İADESİNE,
3-Davacının kanuni süre içinde başvurusuna rağmen davalı alt işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminattın her iki davalının birlikte sorumlu olmak kaydı ile miktarının davacının kıdemi, fesih sebebi dikkate alınarak takdiren davacının dört aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4-Davacı işçinin işe iadesi için davalı alt işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok dört aya kadar ücret ve diğer haklarının davalılardan müştereken ve müteselsilin tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5-Davalı .... yönünden açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine;
6-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
7-Davacının yapmış olduğu 50,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalıların yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00 TL ücreti vekaletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak 18.05.2015 oybirliği ile karar verildi.