13. Hukuk Dairesi 2015/32630 E. , 2018/2949 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVACI-BİRLEŞEN DOSYA DAVACISI: ... vekili avukat ...
BİRLEŞEN DOSYA DAVALISI: ....
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ile birleşen dosya davalısı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı asıl davasında, davalı ..."nın işyerine karşı açacağı maddi ve manevi tazminat davası sebebiyle kendisini 08.08.2011 tarihli vekaletname ile vekil tayin ettiğini, davanın ön inceleme safhasında davacının kendisini azlettiğini öğrendiğini, azilnameyi tebellüğ etmesi üzerine davalı ile görüştüğünü ve davalının şirket ile anlaştığını ve parayı haricen tahsil ettiğini öğrendiğini, vekalet ücretinin ise ödenmediğini, vekalet ücretinin ödenmesi amacıyla başlatılan takibe de itiraz edildiğini beyan ederek itirazın iptali ile takibin devamına, davalının % 40"tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini, davalı ... Ayakkabı İmalat San. ve Tic. A.Ş."ye karşı açtığı birleşen davasında ise; davalı şirketin çalışanı ..."dan aldığı vekaletname ile şirkete karşı maddi manevi tazminat davası açtığını, ön inceleme safhasında işçi ..."nın haberi olmaksızın şirket ile 21.03.2012 tarihli sulh protokolünü imzaladığını, sulh protokolünden hemen sonrasında da kendisini vekaletten azlettiğini, haksız azil neticesinde vekalet ücretinin ödenmesi için başlattığı icra takibine davalının itiraz etmesi sonucu itirazın iptali davası açtığını, Avukatlık Kanunu"nun 165.maddesi gereği vekalet ücretinden müvekkili davalı ve karşı yan olan şirketin müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu beyan ederek haksız azil nedeniyle hak etmiş olduğu 6.195,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak tarafına verilmesine ve bu davanın itirazın iptali davası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, açılan işbu davanın ve birleşen davanın kısmen kabulü ile, davalı ..."nın ... 17. İcra Müdürlüğü"nün 2012/5932 Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın ana alacağın 6.195,00 TL üzerinden takibin devamına ve ana alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, bunun dışındaki davacı taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiş; hüküm, davalılarca temyiz edilmiştir.
1-HMK’nun 297 ve devamı maddeleri gereğince bir davada istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenilen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Somut olayda, asıl dava; davacının davalı ... hakkında vekalet ücreti alacağına ilişkin olarak başlatmış olduğu icra takibine itirazın iptali talebine yönelik olup, birleşen dava ise; davalı ... Ayakkabı İmalat San. ve Tic. A.Ş."nin ödenmesi gereken 6.195,00 TL tutarındaki vekalet ücretinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu gerekçesiyle bu şirketten olan vekalet ücreti alacağının tahsiline ilişkindir. Mahkemece, hükümde işbu davanın ve birleşen davanın kısmen kabulü ile davalı ..."nın... 17.İcra Müdürlüğü"nün 2012/5932 Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın ana alacağın 6.195,00 TL üzerinden takibin devamına karar verilmiştir. Mahkemece, hükümde iş bu davanın ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verildiği belirtilmiş ancak hükmün devamında davacının asıl davadaki itirazın iptali talebiyle ilgili bir hüküm kurulmuşken birleşen ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2013/227 Esas sayılı dosyası ile ilgili davalı şirket ... Ayakkabı İmalat San.ve Tic. A.Ş."den bahsedilmediği gibi davalı aleyhine yüklenen borç konusunda da bir açıklık bulunmamaktadır. Söz konusu asıl dava ile birleşen dava birbirinden bağımsız olup davacının her davadaki talebiyle ilgili ayrı ayrı, açık ve infazda tereddüte yol açmayacak şekilde hüküm kurulması gerekirken, birleşen dosya davalısı hakkında bağımsız bir hüküm kurulmamış olması olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma şekil ve sebebine göre davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 106,00 TL harcın istek halinde davalıya, 106,00 TL harcın birleşen dosya davalısına iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.