
Esas No: 2016/5210
Karar No: 2016/10671
Karar Tarihi: 12.04.2016
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/5210 Esas 2016/10671 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı ..... tarafından borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip başlatıldığı, borçlunun şikayet yoluyla icra mahkemesine yaptığı başvuruda, icra dosyasından gönderilen tüm tebligatların usulsüz olduğu, takibi 16.09.2015 tarihinde öğrendiği, teminat ipoteği nedeniyle ilamlı takip yapılamayacağı, İİK.m. 150/ı şartlarının mevcut olmadığı, borçluya ihtarnamenin usulsüz olarak tebliğ edildiği, ipotek belgesinin resmi bir örneği ile ihtarnamenin noterden tasdikli bir suretinin ibraz edilmediğini ileri sürerek icra emrinin iptalini istediği, mahkemece, icra emri tebligatı usulüne uygun olarak tebliğ edildiğinden icra emrinin iptaline ilişkin şikayetin süresinde olmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
İİK. 150/ı maddesi koşullarının oluşmadığı nedeniyle icra emri gönderilemeyeceğine ilişkin şikayet, İİK. 16/2. maddesi uyarınca süreye tabi değildir. Ancak somut olayda şikayetçinin kredi sözleşmesindeki adresine hesap kat ihtarının gönderildiği ve bila tebliğ döndüğü görülmüştür.
İİK. 150/ı maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 68/b maddesi uyarınca ihtarnamenin sözleşmedeki adrese ulaştığı tarih tebliğ tarihi sayılacağından ve şikayetçiye aynı madde uyarınca tebligat yapıldığından İİK"nun 150/ı maddesindeki icra emrinin gönderilebilmesi için gereken koşul oluşmuştur.
Öte yandan mahkemece, icra emri tebligatının borçlunun adres kayıt sistemindeki adresine TK. 21/2 maddesine göre 18.06.2015 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiğinden süresinde olmayan şikayetin reddine karar verilmiştir.
Ancak Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesine göre ""Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır. Ayrıca başkaca adres araştırması yapılmaz. 79 uncu maddenin ikinci fıkrasına göre renkli bastırılan tebligat zarfında, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek bu adrese tebligat yapılacağına dair meşruhata yer verilir."" denilmiştir. Bu yönetmeliğe göre 7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 2l/2.maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice, tebligat çıkarılan adresin, muhatabın, adres kayıt sistemindeki adresi olduğuna dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunludur. Yani; tebligatı çıkaran merci tarafından adres kayıt sitemine ilişkin olarak şerh verilmeden dağıtıcı tarafından 21/2. maddesine göre tebliğ işlemi yapılamaz.
Somut olayda; şikayetçi borçlunun adres kayıt sistemindeki adresine 18.06.2015 tarihinde TK. 21/2. maddesine göre yapılan tebligatta tebliği çıkaran merci tarafından bu adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğu için tebligatın TK."nun 21/2. maddesine göre tebliğ edilmesi gerektiğine ilişkin bir şerh verilmediğinden anılan tebligat usulsüzdür.
Takip dosyasında borçlunun adres kayıt sistemindeki adresine TK. 21/2. maddesine göre 27.07.2015 tarihinde tebliğ edilen satış ilanı tebligatının ise anılan yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Ancak TK. 32. maddesi uyarınca satış ilanı tebliğ tarihi öğrenme tarihi kabul edileceğinden 22.09.2015 tarihinde yapılan icra emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet İİK"nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal süreden sonradır.
Bu durumda mahkemece, şikayetin açıklanan nedenlerle reddi yerine yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz ise de sonuçta istem reddedildiğinden sonucu itibariyle doğru olan kararın onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK"nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 29,20 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.