Esas No: 2022/5920
Karar No: 2022/13832
Karar Tarihi: 11.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/5920 Esas 2022/13832 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararın temyiz sürecinde, dosyanın mahkemeye geri gönderilmesine karar verildi. Kararın üzerine yapılan incelemelerde, dosyanın Basit Yargılama Usulü yönünden değerlendirilmesi gerektiği ve hüküm ile gerekçe arasında çelişki bulunduğu, bu nedenle kararın bozulması gerektiği tespit edildi. Ayrıca, sanık müdafiilerinin ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının da yerinde olduğuna karar verildi. Kanun maddeleri olarak ise, 5271 sayılı CMK’nun 251/1. maddesi, 7188 sayılı Yasanın 24. maddesi, 7188 sayılı Yasanın 31. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM :Hükümlülük, erteleme, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I.Sanık ... hakkındaki hükme yönelik sanık müdafiinin ve katılan ... İdaresi vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Mahkeme'nin 13.11.2015 tarih 2014/358 Esas 2015/1142 Karar sayılı hükmü ile sanık hakkında verilen gıyabi mahkumiyet kararı sanığa bizzat tebliğ edildiği ve sanık tarafından temyiz edilmediği gibi aleyhe de temyiz bulunmadığı, dosyanın diğer sanığı ... müdafiinin temyiz talebi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 29.05.2020 tarihli yazısı ile 7242 sayılı Yasanın 63. maddesinin "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte bu Kanunun kapsamına giren suçlardan dolayı kanun yolu incelemesinde bulunan dosyalardan, 3'üncü ve 5'inci maddede bu maddeyi ihdas eden Kanunla yapılan düzenlemeler nedeniyle lehe değerlendirme yapılması gereken dosyalar hakkında bozma kararı verilir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığında bulunan dosyalar ise gelişlerindeki usule uygun olarak ilk derece mahkemesine gönderilir." şeklindeki düzenleme uyarınca dosyanın iade edildiği, Mahkeme'nin 13.11.2015 tarih 2014/358 Esas 2015/1142 Karar sayılı dosyasında sanık ... yönüyle temyiz edilmeden kesinleştiği halde, mahkemece sanık hakkında kaçakçılık suçundan yeniden mahkumiyet hükmü kurulduğu, söz konusu hükmün hukuki değerden yoksun ve yok hükmünde olduğu anlaşılmakla temyiz talebinin incelenmeksizin dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE,
II.Sanık ... hakkındaki hükme yönelik sanık müdafiilerinin ve katılan ... İdaresi vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
1-Suç tarihinde yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değiştirilmeden önceki 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesinde düzenlenen suçun üst sınırının iki yıl olduğu gözetilerek;
17/10/2019 tarih ve 7188 sayılı Yasanın 24. maddesi ile yeniden düzenlenen 5271 sayılı CMK’nun 251/1. maddesine göre, “Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.” şeklindeki hükme, 7188 sayılı Yasanın 31. maddesinde yer alan geçici 5/1-d. maddesi ile “01/01/2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz.” şeklinde sınırlama getirilmiş ise de, Anayasa Mahkemesi'nin, 19/08/2020 tarih ve 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, 25/06/2020 tarihli, 2020/16 Esas ve 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile “...kovuşturma evresine geçilmiş...” ibaresine ilişkin esas incelemenin aynı bentte yer alan “...basit yargılama usulü...” yönünden Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği, böylece “kovuşturma evresine geçilmiş basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden iptal kararı” verildiği anlaşılmakla; her ne kadar Anayasa Mahkemesi kararları geriye yürümez ise de, CMK’da yapılan değişikliklerin derhal uygulanması ilkesi geçerli olmakla birlikte, iptal kararının sonuçları itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin olduğu, zira CMK’nun 251/3. maddesinde “Basit yargılama usulü uygulanan dosyalarda sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir” şeklindeki düzenleme gereği maddi ceza hukuku anlamında sanık lehine sonuç doğurmaya elverişli olduğundan TCK'nun 7. ve CMK’nun 251. maddeleri uyarınca dosyanın “Basit Yargılama Usulü” yönünden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2-Dava konusu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değeri hafif olduğu halde hükümde pek hafif olduğunun, gerekçeli kararda ise hafif olduğunun kabulü ile hüküm ile gerekçe arasında çelişki oluşturulması,
3-Bozma ilamı öncesi verilen Mahkeme'nin 13.11.2015 tarih 2014/358 Esas 2015/1142 Karar sayılı hükmü sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, aleyhe temyiz bulunmadığından sanığın CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca cezada kazanılmış hakkı bulunduğu gözetilmeden sanık hakkında yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiilerinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.