14. Hukuk Dairesi 2012/7350 E. , 2012/8247 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.03.2007 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve ecrimisil birleştirilen davada davacılar tarafından verilen 09.04.2008 tarihli dilekçe ile de Türk Medeni Kanununun 729. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, birleştirilen davanın reddine dair verilen 15.03.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-birleşen davada davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir.
Davalı, davanın reddini savunmuş, birleştirilen davasında ise Türk Medeni Kanununun 729. maddesine dayanarak araziye dikilen fidanlar sebebiyle temliken tescil isteminde bulunmuştur.
Mahkemece, davalıların haksız elatmalarının önlenmesine, taleple bağlı kalınarak 1000 TL ecrimisilin davalılardan tahsiline, Türk Medeni Kanununun 729. maddesine dayalı temliken tescil isteminin reddine, davacının maliki olduğu arazi üzerinde bulunan fidanlar, kuyu ve teferruatı ve elektrik tesisatı bedeli olmak üzere 110.748,23 TL’nin davacı ve birleşen davanın davalısından tahsiline karar verilmiştir.
Tarafların temyizi üzerine dairemizce davalı ve birleştirilen davanın davacılarının bütün, davacı ve birleşen davanın davalısının diğer temyiz itirazlarının reddi ile kötü niyetli ağaç sahibine ödenmesi gereken muhik tazminat miktarının ağaçların dava tarihindeki değeri değil asgari levazım bedeli olabileceği, elektrik tesisatı bütünleyici parça değil sökülerek götürülebilecek eklenti olduğundan arazi malikinin bunun için de bir bedel ödemesi gerekmediği, bu saptamalar bir yana bırakılarak ve yasanın hakime tanıdığı takdir yetkisi kullanılmaksızın yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve Türk Medeni Kanununun 729. maddesine dayalı temliken tescil istemlerine ilişkin karar kesinleştiğinden bu hususlarda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davacının maliki olduğu arazi üzerinde ağaçların asgari levazım bedeli olan 17.807,26 TL’nin davacı ve birleştirilen dosyanın davalısından tahsiline karar verilmiştir.
Hükmü davalı-birleşen dosyada davacılar vekili temyiz etmiştir.
1- Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davalı-birleşen dosyada davacılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Hükmün hangi hususları kapsayacağı 6100 sayılı HMK’nun 297.maddesinde belirtilmiştir. Ayrıca hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır, hükmün hedefine ulaşmasını engeller, kamu düzeni ve barışı oluşturulamaz. Bozma kararı ile ilk hüküm hayatiyetini ve ifa kabiliyetini yitirir.
Bozma kararından sonra bozmaya uyularak verilen hüküm yeni bir hükümdür. Bozmaya uyularak tesis edilen hükmün, tüm istekleri karşılar şekilde yeniden yazılması gerekir. Mahkemece bu yön gözetilmeden, hükmün diğer yönlerinin kesinleşmiş olduğundan bahisle “yeniden karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3- 6100 sayılı HMK"nun 26. maddesinde hükme bağlanan ve uygulamada kısaca “taleple bağlılık” kuralı olarak bilinen usul hükmü uyarınca hakim her iki tarafın iddia ve müdafaalarıyla sınırlı olarak karar verebilir. Orta yerde davacı tarafından ileri sürülen bir kal istemi yokken az önce sözü edilen taleple bağlılık kuralına aykırı biçimde 3187 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki elektrik tesisatının kal’inin hüküm altına alınması da doğru olmamıştır.
Kararın gösterilen sebeplerden dolayı bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1). bentte yazılan nedenlerle davalı-birleşen dosyada davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, hükmün (2). ve (3). Bentler uyarınca BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 11.06.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.