MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır.
TCK"nın 158/1-e bendinde belirtilen, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak dolandırıcılık suçunun işlenmesi, nitelikli hal kabul edilmiştir. Hangi kurum ve kuruluşların, kamusal nitelik taşıdığı, o kurumun kadro bakımından bağlı olduğu durumu düzenleyen mevzuata göre belirlenir.
Bu açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde;
... PTT Başmüdürlüğünde Başmüdür yardımcısı olarak görev yapmakta iken PTT Yönetim Kurulunun 20/06/2007 tarihli kararı ile... PTT Başmüdürlüğü görevine vekaleten atanan ve 17/07/2007 tarihinde bu görevine başlayan sanığın göreve başladığı sırada kendisine daimi görev yolluğu ödenmesine karşın, göreve başladıktan sonra hakkı olmadığı halde 05/09/2007, 11/10/2007 ve 01/11/2007 tarihlerinde geçici görev yolluğu almak suretiyle katılan kurumu zarara uğrattığının bu eylemi ile de üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; dosyada bulunan ... Personel Dairesi Başkanlığının 04/07/2007 tarih ve 7846 sayılı yazısına göre... PTT Başmüdürlüğü görevine PTT Personelinin Atama ve Yer Değiştirmelerinde Uygulanacak Esasların 11/a maddesine göre atandığı anlaşılan sanığın aşamalardaki savunmalarında; “... PTT Başmüdürlüğü görevine atandığı sırada kadrosunun ... PTT Başmüdürlüğünde kalmış olması nedeni ile bu göreve geçici olarak atandığını düşündüğünü ve kendisine atama sırasında ödenen yolluğun geçici görev yolluğu olduğunu düşünerek 3 ay süre ile daha geçici görev yolluğu almaya devam ettiğini, ancak yaptığı hesaplamalar neticesinde kendisine ödenen paranın fazla olduğunu tespit etmesi üzerine bu durumu araştırdığını, bu kapsamda bir PTT başmüfettişi ile ...nde harcırahlarla ilgili birimde görev yapan bir personelle görüştüğünü, bu görüşmeler neticesinde kendisine geçici görev yolluğu değil, daimi görev yolluğu ödenmesi gerektiğini öğrendiğini, bunun üzerine aynı gün kendisine fazladan ödenen parayı faizi ile birlikte görev yaptığı kuruma iade ettiğini” beyan ettiği, ... PTT Başmüdürlüğü Muhasebe biriminde muhasebe şefi olarak görev yapan ...’ın tanık sıfatıyla alınan beyanında; “söz konusu geçici yolluk ödemelerinin sehven yapıldığını, daha sonra durumun anlaşılması üzerine faizi ile bu paraların geri alındığını” ifade ettiği, tanık olarak dinlenen... PTT Başmüdürlüğünde muhasebe memuru olarak görev yapan ...’in de; “sanığın geçici görev yolluklarının ödenmesi konusunda kendilerine herhangi bir baskıda bulunmadığını” beyan ettiği, dosyada mevcut makbuz örneğine göre de; sanığın kendisine fazladan ödenen yolluk bedelini hakkında bu olay nedeni ile başlatılan adli ve idari soruşturmalardan önce 16/11/2007 tarihinde katılan kuruma geri ödediğinin anlaşılmış olması karşısında, somut olayda sanığın dolandırıcılık kastıyla hareket ettiğine dair delil elde edilemediğinden bahisle atılı dolandırıcılık suçundan beraatine yönelik yerel mahkeme kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 15/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.