2. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/2359 Karar No: 2020/3302
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/2359 Esas 2020/3302 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karşılıklı boşanma davasında, davacı-karşı davalı kadın tarafından sunulan CD hükme esas alınarak, davalı-karşı davacı erkeğe sadakatsiz davrandığı vakıası kusur olarak yüklenilmiştir. Ancak, CD'nin erkeğin özel hayatının gizliliği ihlal edilerek hukuka aykırı yolla elde edildiği anlaşılmıştır. Bu sebeple, CD'nin delil niteliği taşımadığı ve hükme esas alınamayacağı belirtilmiştir. Ayrıca, mahkeme kararıyla boşanan kadının evlenmesi sebebiyle yoksulluk nafakasının evlenme tarihinden sonra talep edilemeyeceği ancak evlilik tarihine kadar alabileceği vurgulanmıştır. Kanun maddeleri olarak, hukuka aykırı delil hükme esas alınamayacağına dair Türk Medeni Kanunu'nun 136. maddesi ve evlenen kadının nafaka talebine dair Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesi gösterilmiştir.
2. Hukuk Dairesi 2020/2359 E. , 2020/3302 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece davacı-karşı davalı kadın tarafından dosyaya delil olarak sunulan CD hükme esas alınarak davalı-karşı davacı erkeğe sadakatsiz davrandığı vakıası kusur olarak yüklenilmişse de, CD"nin erkeğin "Özel hayatının gizliliği" ihlal edilmek suretiyle hukuka aykırı yolla elde edildiği anlaşılmaktadır. Hukuka aykırı delil hükme esas alınamaz. CD"nin hukuka aykırı delil niteliğinde olması sebebiyle davalı-karşı davacı erkeğe sadakat yükümlülüğüne aykırı davranış vakıasının kusur olarak belirlenmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 3-Davalı-karşı davacı erkeğin yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Yerel mahkemenin boşanma hükmü, taraflarca temyiz edilmeyip, 02.03.2018 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı-karşı davalı kadının yargılamanın devamı sırasında 15.09.2018 tarihinde evlendiği anlaşılmakla, evlendiği tarihten sonra yoksulluk nafakasının talep edilmeyeceği ancak evlenme tarihine kadar yoksulluk nafakası alabileceği dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarına yönelik bölümünün ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.24.06.2020 (Çrş.)