11. Hukuk Dairesi 2017/4439 E. , 2019/3285 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 18/05/2017 tarih ve 2014/958-2017/451 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı ...., ... ve ... vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 30.04.2019 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalılardan ...., Kombassan İnşaat Tarım AŞ. vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketlerin içinde bulunduğu Kombassan Grubu tarafından yurt dışındaki Türk vatandaşlarından yüksek faiz verileceği iddiasıyla para toplandığını, müvekkilinin 239.445 DM para yatırdığını, davalı şirketler hakkında SPK Denetleme Kurulu tarafından raporlar düzenlendiğini, müvekkiline “Ortaklık Durum Belgesi" verildiğini, gerçekte müvekkilinin davalı ... İnşaat Tarım ve Sanayi İşletmeleri Ticaret A.Ş.’ye ortak olmadığını, toplanan paraların davalı ...’e aktarıldığını, diğer davalıların yönetim kurulu başkan ve üyeleri olup sorumluluklarının bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 239.445 DM karşılığı şimdilik 6.500.00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi istenmiştir.
Davalılar vekili, zamanaşımı defi ile birlikte davacının Kombassan İnşaat Tarım ve San. AŞ.’nin ortağı olduğunu, ortağın sermaye olarak koyduğu parayı istemesinin mümkün bulunmadığını, diğerlerine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacıda aldatma kasdıyla davalıların haksız fiilde bulundukları, taraflar arasında sahih bir ortaklık ilişkisi bulunmadığı, zamanaşımı def"inin ileri sürülmesinin dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağı, davacının davalıya, SPK"na sunulan CD’de belirtilen miktardaki parayı ödediğinin kabulü gerekeceği, gerek MK"nın 50., gerekse de TTK"nın 321/son maddesi uyarınca davalı yöneticilerin de sorumluluğunun bulunduğu, davadan önce davalı temerrüde düşürülmediğinden dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın ıslah ile arttırılan miktar da gözetilerek kısmen kabulü ile, davacının davalı ...Ş."nin ortağı olmadığının tespitine, 127.134,87 TL"nin 14/08/2008 dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı ...Ş., ... ve ... vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması ile her ne kadar davalılardan Kombassan Sanayi Ticaret ve Yatırım Holding A.Ş."nin, Kombassan Holding A.Ş. "ne devredilmesi sureti ile birleştiği anlaşıldığından karar başlığında halen davalı olarak gösterilmesi doğru değil ise de, maddi hataya dayalı olan bu hususun mahallinde her zaman düzeltilebilecek olmasına göre, mümeyyiz davalılar vekilinin ıslahla arttırılan kısım dışında kalan hususlara yönelik sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, geçerli şekilde ortaklık ilişkisi kurulmadığının tespiti ve yatırılan paranın istirdadı istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde davanın ıslah ile arttırılan kısmı da gözetilerek kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davacı tarafça dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespiti ve 6.500,00 TL"nin faizi ile birlikte davalılardan tahsili talep edilmiş, yetkisiz mahkemede yapılan yargılama sonucunda verilen karar Dairemizin 09.5.2011 tarih, 2009/12810 E-2011/5627 K. sayılı ilamı ile bozulmuş, bozma sonrası yetkili mahkemece yapılan yargılama sırasında davacı vekili 28/09/2016 havale tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 233.834,20 TL"ne yükseltmiş ve mahkemece de ıslahla arttırılan bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Islah tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK"nın 177. maddesinde ıslahın tahkikatın sona ermesine kadar yapılabileceği düzenlenmiştir. Yine, mülga 1086 sayılı HUMK 84. maddesi de aynı mahiyettedir. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu"nun 06/05/2016 tarih ve 2015/1 E- 2016/1 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere, her ne sebeple verilirse verilsin bozmadan sonra ıslah yapılması mümkün değildir. Bu durumda mahkemece, bozma sonrası ıslahın söz konusu olmayacağı nazara alınmadan davacı vekili tarafından bozma sonrası ıslah edilen miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
3- Ayrıca, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalı şirketlerce SPK"ya yazılan 09/02/2005 tarihli 30 ve 31 sayılı yazılar ve ekindeki listelerin bir bütün halinde incelendiği, buna göre CD3-12. listede ek-8-a-b Kombassan Holding A.Ş. kâr payı dağıtım tablosunda davacıya 14.316 Euro (27.999,66 DM) kâr payı ödemesi yapıldığının tespit edildiği, ancak bu ödeme olgusu mahkemece değerlendirilmediği gibi, kararın gerekçesinde de bu ödemeye ilişkin bir açıklanmanın yer almadığı anlaşılmış olup, söz konusu kâr payı ödemesine ilişkin olumlu ya da olumsuz bir değerlendirme yapılmaksızın eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle de mümeyyiz davalılar yararına bozulması gerekmiştir.
4- Yukarıda (2) numaralı bentte belirtilen bozma sebep ve şekline göre, mümeyyiz davalılar vekilinin ıslahla arttırılan kısma yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mümeyyiz davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, mümeyyiz davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın mümeyyiz davalılar yararına BOZULMASINA, (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mümeyyiz davalılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edenler ...., ... ve ..."na iadesine, 30/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.