15. Ceza Dairesi 2020/1377 E. , 2020/5014 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1) Nitelikli dolandırıcılık suçundan, TCK 158/1-f-son, 52, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet (ayrı ayrı)
2) Resmi belgede sahtecilik suçundan, TCK 204/1, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet (ayrı ayrı)
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıklardan ...’nün 27/02/2019 tarihli dilekçesiyle, gerekçeli kararın kendisine usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, muhtara yapılan tebligatın eline geçmediğini belirterek eski hale getirme talebiyle birlikte temyiz başvurusunda bulunduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK"un 311. maddesi hükmüne göre eski hale getirme talebi ile birlikte temyiz isteminde bulunulmuş olması halinde bu talebi inceleme merciinin Yargıtay"ın ilgili dairesi olduğu gözetildiğinde, Mahkemenin sanığın eski hale getirme talebinin reddine ilişkin 05/12/2019 tarihli Ek Kararının hukuki değerden yoksun olduğu kabul edilerek ve 7201 sayılı Tebligat Kanununun 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntemin benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise mernis adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanununun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin, sanığın yokluğunda verilen 08/05/2018 tarihli hükmün tebliği için istinabe yoluyla savunması alınırken bildirmiş olduğu en son adresi esas alınarak doğrudan "mernis adresi" ibareleri ile çıkarılan ve Tebligat Kanununun 21/2. maddesi gereğince tebliğ edilmesinin usule aykırı olmasından dolayı adı geçen sanığa yapılan tebligatın geçerli sayılamayacağı, bu nedenle 27/02/2019 tarihli dilekçesi ile yaptığı temyiz talebinin öğrenme üzerine süresinde olduğu anlaşılmakla, eski hale getirme ve temyiz talebi kabul edilerek yapılan temyiz incelemesinde;
Sanıklar ile müsnet suçlardan hükümlü ...’un, katılan ...’in 135 adet küçükbaş hayvanını 70,000 TL"ye satın aldıkları, anlaştıkları bedel karşılığında sanıklardan...’in suça konu Akbank ...Şubesine ait, keşidecisi ...lehtarı ... İnş. Mad. Harfiyat Nak. Elk. Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. olan,... çek numaralı, 28/04/2012 ve 30/05/2012 keşide tarihli, 21.500 TL ve 31.500 TL bedelli iki adet çeki verdiği, katılanın çekleri Akbank...Şubesine tahsil için ibraz ettiğinde banka görevlilerince çeklerin sahte olduğunun belirlendiği, bu şekilde sanıkların bankanın maddi varlığı olan sahte çekleri katılana vermek suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediklerinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanıkların savunmaları, katılan ve tanık beyanları... Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliği Uzmanlık Raporu, teşhis tutanağı, banka yazı cevapları ile tüm dosya kapsamından, atılı suçların sübut bulduğuna yönelik mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiş olup hükümde adli para cezasının ödenmemesi halinde hapse çevrileceğinin ihtarı hususu Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/01/2018 tarih, 2015/962 E.-2018/16 K. sayılı ilamında belirtildiği üzere; ihtarın 5237 sayılı TCK"nın 52/4 maddesindeki düzenlemeye aykırı olmaması ve 5275 sayılı Kanun"un 106/3 maddesinde 18/06/2014 tarihinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görüldüğünden tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık ...’in atılı suçları işlemediğine yönelik, sanık ...’in herhangi bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 08/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.