22. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/6418 Karar No: 2015/17567 Karar Tarihi: 18.05.2015
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2014/6418 Esas 2015/17567 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2014/6418 E. , 2015/17567 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA : Davacı, ihbar tazminatı, fazla mesai ve ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait Gar Lokantası olarak çalışan işyerinde 09.11.2010 tarihinden 30.06.2011 tarihine kadar mesul müdür olarak çalıştığını, müvekkilinin iş sözleşmesinin feshedildiği 30.06.2011 tarihine kadar çalışması sebebi ile ihbar tazminatı, fazla mesai ve ücret alacağının davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, her ne kadar resmi kayıtlarda işyeri kendi adına gözükse de davacının işyerini kendi nam ve hesabına işlettiğini, gelirini de kendisinin aldığını, davacının kendisine sadece 115,00 TL Sosyal Güvenlik Kurumu primini verdiğini, davacının kendi işçisi olmadığını, aralarında herhangi bir hizmet sözleşmesi bulunmadığını davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davacı ile aralarında hizmet sözleşmesi olmadığı, davacının işyerini kendi nam ve hesabına çalıştıdığı iddiasının doğru olduğu ve resmi belgenin aksini ispat yük kendine düşen davalının bu şekilde resmi belge olan Sosyal Güvenlik Kurumu kaydının aksini ispatladığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, kanuni süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında taraflar arasında iş sözleşmesi olup olmadığı yönünden uyuşmazlık söz konusudur. Hizmet sözleşmesinin belirleyici özelliği ise “zaman” ve “bağımlılık” unsurlarıdır. Bu çerçevede, belirli yada belirsiz bir sürede iş gücünü sunan kimse (=sigortalı) ile bunu kabul eden kimse yada kimseler arasındaki iş ilişkisini hizmet sözleşmesi olarak tanımlamak mümkündür. Bağımlılık unsurunun varlığı için de, işverenin her an ve durumda çalışanı denetleme ve isteğine göre sigortalıya iş edimini yaptırma gücünün varlığı şarttır. Dosya içeriğinden, davacının 09.01.2010-30.06.2011 tarihleri arasında sorumlu müdür olarak davalının işlettiği işverenlikte çalıştığı, Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları, davacı ve kimi davalı tanık anlatımları ile Devlet Demiryolları 6. Bölge Müdürlüğünün davacı ve davalıya hitaben gönderilen yazı cevabı ile ihtar içeriğinden anlaşılmakla davalının davacının kendi nam ve hesabına söz konusu işverenliği çalıştırdığı iddiasını kanıtlayamadığı görülmüştür. Tüm bu sebepler dosyanın esasına girilerek talepler yönünden inceleme ve hesaplama yapılması gerekirken davanın reddine karar verilmesi uygun değildir. Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.