16. Hukuk Dairesi 2013/3383 E. , 2013/4280 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Çağlayan Köyü çalışma alanında bulunan 136 ada 130 parsel sayılı taşınmaz 19927,55 metrekare yüzölçümüyle devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olup hiç kimse zilyetlik iddiasında bulunmadığından hali arazi vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ... ve müşterekleri, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın tapusunun iptaliyle eşit hisselerle adlarına tapuya tescile karar verilmesi istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 136 ada 130 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacılar ... ve müşterekleri adına eşit hisselerle tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, Hazine temsilcisi tarafından tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; çekişmeli taşınmaz üzerinde davacı yararına zilyetlikle edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. %70"e varan eğimde bulunan ve mutlak heyelan tehlikesi altında bulunan dava konusu taşınmazın niteliği ve kullanım durumu ile ne suretle iktisap edildiği hususları hükme elverişli şekilde araştırılmamıştır. Bir yerin niteliğini en iyi belirleme yöntemi hava fotoğrafı uygulamasıdır. Taşınmazın tespit tarihi 2008 olduğuna göre, bu tarihten geriye doğru en az 20-30 yıl öncesine ait (1978-1988 yılları arası) iki ayrı zamanda çekilmiş yüksek çözünürlüklü hava fotoğraflarının Harita Genel Komutanlığı"ndan, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftaların ise, İl Kadastro Müdürlüğünden, getirtilerek dosya arasına konulması, yeniden yapılacak keşifte uzman bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri uzmanı mühendisi, 3 kişilik ziraat bilirkişi kurulu, jeolog bilirkişi, teknik, yerel bilirkişi ve tanıklar aracılığıyla uygulanması, hava fotoğraflarının çekildikleri, Kadastro Müdürlüğünden gelen paftaların ise, düzenlendikleri (1978-1988) tarihlere göre dava konusu taşınmaz bölümlerinin kültür arazisi niteliğinde bulunup bulunmadığı, imar-ihyasının tamamlanıp tamamlanmadığı veya hangi nitelikte bulunduğu konusunda uzman bilirkişilerden tarafların ve Yargıtay’ın denetimine açık gerekçeli rapor alınması, uydu fotoğrafı ile dava tarihinden önceki evrelere ilişkin kadastro paftasını harita çizim programıyla çakıştırılarak, yerel bilirkişi ve tanıkların HMK"nun 243, 244, 259 ve 290/2. maddeleri gereğince, keşif yerine davetiyeyle çağırılmaları, uyuşmazlığın taşınmaza ilişkin bulunması nedeniyle keşif yerinde dinlenilmeleri, davalının hangi tarihte taşınmazın imar-ihyasına başladığı, ne şekilde sürdürüldüğü ve hangi tarihte tamamlandığı konularında yerel bilirkişi ve tanıkların bilgilerine başvurulması, imar ve ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık kazanma süresinin dolup dolmadığının hesaplanması, daha önce götürülmeyen başka bir uzman bilirkişi ziraat mühendisleri aracılığıyla taşınmaz ve çevresinin toprak yapısı incelenerek gerekçeli, denetime açık, karşılaştırmalı rapor istenmesi, yerel bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki bulunduğu takdirde HMK"nun 261. maddesi uyarınca yüzleştirilmek suretiyle aykırılığın giderilmesi, HMK"nun 290/2. maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla taşınmaz ve çevresinin yakın plan ve panoramik fotoğrafları çektirilip mahkemece onaylandıktan sonra dosya arasına konulması, davacılar ve murisleri adına senetsizden zilyetliğe dayalı olarak tescil edilen taşınmaz bulunup bulunmadığının Adliye Yazı İşleri Müdürlüğü, Kadastro ve Tapu Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorularak varsa, bu şekilde tespit edilen taşınmazların kadastro tespitlerinin kesinleşme durumlarını da gösterir biçimde tespit tutanaklarının onaylı örneklerinin, kesinleşmiş olanların kadastro sonucu oluşan tapu kayıtlarının getirtilerek dosyasına konulması ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 24.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.