Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/1898 Esas 2020/3267 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1898
Karar No: 2020/3267

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/1898 Esas 2020/3267 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi, karşılıklı boşanma davasında davacı-karşı davalı kadının Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesiyle ilgili hukuki sebebe dayanarak boşanma talebini reddetti. Ancak, davacı-karşı davalı kadının kusur belirlemesi için delil olarak sunduğu tanık beyanları kesin süre içinde sunulmadığı için dikkate alınmadı. Bu sebeple davalı-karşı davacı erkeğe kusur yüklenemediği anlaşıldı. Mahkeme, hükmün kusur belirlemesi ile ilgili gerekçesinin düzeltilerek onanmasına karar verdi. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 140/5. maddesi uyarınca ön inceleme duruşmasında taraflara sunulmayan belgelerin sunulması için kesin süre verilir ve bu sürede sunulmayan deliller delil bildirme hakkından vazgeçilmiş sayılır.
Kanun Maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 140/5. maddesi
2. Hukuk Dairesi         2020/1898 E.  ,  2020/3267 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, yoksulluk nafakası talebi hakkında verilen karar, nafaka miktarları ve vekalet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminat miktarları, tedbir ve iştirak nafakası miktarları ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1- Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 140/5.maddesi "Ön inceleme duruşmasında, taraflara dilekçelerinde gösterdikleri, ancak henüz sunmadıkları belgeleri mahkemeye sunmaları veya başka yerden getirtilecek belgelerin getirtilebilmesi amacıyla gereken açıklamayı yapmaları için iki haftalık kesin süre verilir. Bu hususların verilen kesin süre içinde tam olarak yerine getirilmemesi halinde, o delile dayanmaktan vazgeçilmiş sayılmasına karar verilir. Mahkemece 23.11.2015 tarihli ön inceleme duruşmasında taraflara HMK"nın 140/5 maddesi uyarınca dilekçelerinde bildirdikleri ancak henüz sunmadıkları tüm delillerini (tanık isim ve adreslerini dahil olmak üzere) sunmak üzere iki haftalık kesin süre verilmesine, kesin süre içerisinde delil bildirilmediği takdirde delil bildirme hakkından vazgeçilmiş sayılacağının ihtaratında bulunulmuş, davacı-karşı davalı kadın verilen süreden sonra 12.01.2016 tarihli dilekçesi ile tanıklarını bildirmiştir. Davacı-karşı davalı kadın dava dilekçesinde tanık deliline dayanmış ancak ön inceleme duruşmasında verilen kesin sürede tanıklarını bildirmediği gibi izleyen tahkikat duruşmasında da hazır etmemiş, sonraki duruşmalarda hazır ettiği tanıkları dinlenmiştir. Bu sebeple davacı-karşı davalı kadının kesin sürede bildirmediği ve izleyen tahkikat duruşmasında hazır etmediği tanıklarının beyanları kusur belirlemesinde dikkate alınamaz (HGK 20.04.2016 tarih 2014/2-695 esas ve 2016/522 karar sayılı kararı). Tanık beyanları dışında da dosya kapsamından davalı-karşı davacı erkeğin kusurunun ispat edilemediği anlaşılmakla davacı-karşı davalı kadının Türk Medeni Kanunu"nun 166/1. maddesine dayalı "Evlilik birliğinin sarsılması" hukuki sebebine dayanılarak boşanma davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır. Ne var ki, boşanma hükmü temyiz edilmeyerek kesinleştiğinden bu husus bozma nedeni yapılmamış yanlışlığa işaret edilmekle yetinilmiştir.
    2- Tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    a)Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre, davacı-karşı davalı kadının tüm, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    b)Yukarıda 1. bentte açıklandığı gibi davalı-karşı davacı erkeğe kusur yüklenilmesi doğru olmamış ise de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bozma sebebi yapılmamış ve hükmün kusur belirlemesine ilişkin gerekçesinin düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir (HMK m. 370/2).
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/b bendinde gösterilen sebeple hükmün kusura ilişkin gerekçenin düzeltilerek, diğer yönlerin 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın Sıdıka"ya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 267.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Serdar"a geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.
    24.06.2020 (Çar.)

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.