17. Hukuk Dairesi 2014/132 E. , 2014/2695 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 21/03/2013
NUMARASI : 2012/160-2013/179
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı N.. O.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı sigorta şirketi tarafından takip yapıldığını, sözkonusu takibin müvekkilinin bilgisi olmaksızın kesinleştiğini ve maaşına haciz işlemi yapılarak kesinti uygulandığını, davalı sigorta şirketine sigortalı işyerinde meydana gelen zararın müvekkiline ait evin tesisatından kaynaklanmadığını, bu durumun yaptırdıkları tespit davası ile belirlendiğini belirterek tespit gideri olarak yaptıkları 495,45.-TL maddi ve ayrıca 5.000,00.-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Davalı D.. A.. vekili, davacı aleyhine sigortalıya ödenen zararın rücuen tahsili için takip başlatılmış ise de zararın davacının dairesinden kaynaklanmadığı, tespitin yanlışlığının anlaşılması üzerine maaş hacizlerinin iade edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı C.. G.. Karfakis, düzenlenen ekspertiz raporunda rücunun yapılabileceği kişi olarak gösterilmediğini, kendi hatasının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının maddi tazminat olarak talep ettiği Bakırköy 6. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2011/247 Değişik İş sayılı dosyasında yapılan masrafların yargılama gideri olduğu, bu giderin tazminat davasında dava değeri olarak gösterilemeyeceği ve dava konusu yapılamayacağı ancak açılan tazminat davasında yargılama giderleri olarak talep edilebileceği, ayrıca davacı tarafından yapılan icra takibinin hukuka aykırı bir işlem olmadığı gerekçesi ile maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı C.. G.. Karfakis yönünden davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Dava davalı sigorta şirketine sigortalı işyerinde meydana gelen zararın tahsili için yapılan takibin haksız olduğuna dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Haciz isteminin dayanağının bir hak veya alacak olması ve haciz tarihinde de mevcut bulunması gerekir. Aksi halde, haksız bir haciz ve buna bağlı olarak da sorumluluk söz konusudur. Eylem ile zararlı sonuç arasında uygun nedensellik bağının bulunması gerekli ve yeterlidir.
Dosya kapsamından, davalı sigorta şirketine işyeri sigorta poliçesi ile sigortalı işyerinde meydana gelen zarara ilişkin olarak diğer davalı C.. G.. Karfakis"e ekspertiz çalışması yaptırıldığı, sözkonusu ekspertiz raporuna göre belirlenen zarar tutarının sigortalısına ödendiği ve ödenen bu miktarın rücuan tahsili için davacı N.. O.. aleyhine takip başlatıldığı ve takibin kesinleşmesi sonucu maaşına haciz işlemi uygulandığı, buna karşın davacının Bakırköy 6. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2011/247 Değişik İş sayılı dosyasında tespit işlemi yaptırdığı, sonucunda davalıya sigortalı işyerinde meydana gelen zararın kendi bağımsız bölümünden kaynaklanmadığının belirlendiği anlaşılmaktadır. Esasen davalı C.. G.. Karfakis tarafından düzenlenen ekspertiz raporunda da sigortalı işyerinde meydana gelen zarara davacı dışında dava dışı kişiye ait bağımsız bölümden kaynaklandığı belirtilmiş, davalı sigorta şirketi de bu yanılgıyı farketmesi üzerine takip dosyasında davacının maaşı üzerine uygulanan haciz işlemini kaldırmış ve haczedilen paraların davacıya iadesini sağlamıştır. Şu halde, yapılan işlemin haksız haciz niteliğinde olduğu ve davacının kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunun kabulü gerekir. Mahkemece bu olgular gözetilerek, davacı yararına uygun bir miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, manevi tazminat miktarının tayininde etkili olabilecek olgulara dayanarak, manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
Ayrıca yukarıda varılan sonuca göre Bakırköy 6. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2011/247 Değişik İş sayılı dosyasında davacı tarafından tespit işlemi için yapılan giderlerin de yargılama giderleri arasında değerlendirilmesi gerektiği gözönüne alınması gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 27.2.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.