17. Hukuk Dairesi 2013/3288 E. , 2014/2692 K.- TRAFİK KAZASI NEDENİYLE MANEVİ TAZMİNAT
- TİCARİ İŞ
- TEMERRÜT FAİZİ
- İHTİYARİ DAVA ARKADAŞLIĞI
- VEKALET ÜCRETİ
- TÜRK BORÇLAR KANUNU (6098) Madde 56
- TÜRK TİCARET KANUNU(MÜLGA) (6762) Madde 3
- KANUNİ FAİZ VE TEMERRÜT FAİZİNE İLİŞKİN KANUN (3095) Madde 2
"İçtihat Metni"Davacı vekili, davalıların işleten ve sürücüsü olduğu aracın müvekkiline çarpması sonucu yaralanmasına neden olduğunu belirterek küçük Hatice için 10.000,00.-TL, anne ve baba için ayrı ayrı 5.000,00.-TL olmak üzere toplam 20.000,00.-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsilini talep etmiştir.
Davalı A.. Müt. Bet. Mam. ve Pet. Ür. San. Tic. Ltd. Şti. vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davalı F.. T.."e usulüne uygun davetiye tebliğine karşın davaya cevap vermemiş ve duruşmalara katılmamıştır.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davalı sürücünün % 100 kusurlu olduğu kabul edilerek davanın kısmen kabul kısmen reddiyle Hatice için 5.000,00.-TL, anne ve baba için ayrı ayrı 2.500,00.-TL olmak üzere toplam 10.000,00.-TL manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle tahsiline, bakiye istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle manevi tazminat talebi ile ilgili olarak hüküm kurulurken olayın meydana geliş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olay nedeniyle duyulan acı ve elemin derecesi ve BK"nın 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) özel haller dikkate alınmış bulunduğuna göre davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Dava trafik kazası nedeni ile cismani zarara uğranılması sonucu Borçlar Kanunu"nun 47. maddesi (6098 sayılı TBK md. 56) gereğince manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davalıların işleten ve sürücüsü olduğu araç ticari nitelikte olup, TTK"nın 3. maddesi uyarınca bu müesseseyi ilgilendiren fiil ve işlerin ticari iş sayılması ve ayrıca 3095 sayılı Yasa’nın 2. maddesinin 2. fıkrasında; ”arada sözleşme olmasa bile, ticari işlerde temerrüt faizi, T.C.Merkez Bankası’nın kısa vadeli avanslar için öngördüğü faiz oranına göre istenebileceği” belirtilmiş olmasına göre, olayda istem gibi avans oranında temerrüt faizine hükmedilmesi gerekirken, yasal faize hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Ayrıca davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak her bir davacı yönünden lehine hükmedilen tazminat miktarına göre kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine vekalet ücreti taktir edilmesi gerekmektedir. Somut olayda her bir davacı lehine hükmedilen manevi tazminat için kendisini vekille temsil ettiren lehine vekalet ücreti taktiri gerekirken toplam manevi tazminat miktarı üzerinden vekalet ücreti taktir edilmesi de doğru görülmemiştir.
Ne var ki, yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenler bozma nedeni ise de; bu yanılgıların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün, 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HMUK’nın 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının 1.bendinde yer alan “yasal” ibaresinin çıkartılarak yerine “avans” ibaresinin yazılmasına; 4.bendinde yer alan “1.200,00.-TL” ibaresinin çıkartılarak yerine “Hatice için 600,00.-TL, Nazife için 400,00.-TL, Erdal için 400,00.-TL” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 27.2.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.