19. Ceza Dairesi Esas No: 2020/1181 Karar No: 2020/2202 Karar Tarihi: 27.02.2020
4733 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/1181 Esas 2020/2202 Karar Sayılı İlamı
Özet:
19. Ceza Dairesi tarafından verilen 2020/1181 E., 2020/2202 K. numaralı karar, Asliye Ceza Mahkemesi'nde 4733 sayılı Kanuna Aykırılık suçuyla yargılanan sanığın mahkumiyetiyle sonuçlanmıştır. Temyiz isteğinin reddedilmesi üzerine yapılan incelemeler sonucunda, kaçak eşya miktarına göre teşdit uygulanarak alt sınırdan uzaklaşılması gerektiği belirtilerek hüküm kurulması gerektiği yönünde yanılgı olduğu ve bozma nedeni bulunmadığı belirtilmiştir. Vicdani kanıt olarak görülen tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, suçun sanık tarafından işlendiği, bütün kanıtların temyiz denetimini sağlayacak biçimde sergilendiği, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun'da öngörülen suç tipine uyduğu belirtilmiştir. Ancak, açılan davanın niteliğine göre zarar görmeyen ve davaya katılma hakkı olmayan Gümrük İdaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ve bandrolsüz sigaraların keşif yapılarak sanığa yükletilmesi kanuna aykırı bulunarak kararın BOZULMASINA, bu yanılgıların düzeltilebilir nitelikte olduğundan yeniden yargılama yapılmaksızın düzeltilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri 4733 sayılı Kanun, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nin 322. maddesidir.
19. Ceza Dairesi 2020/1181 E. , 2020/2202 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 4733 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Ele geçirilen kaçak eşyanın miktarına göre, temel cezada TCK"nin 61. maddesi uyarınca teşdit uygulanarak alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarla ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun"da öngörülen suç tipine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, 1- Açılan davanın niteliğine göre, suçtan zarar görmeyen ve davaya katılma hakkı olmayan Gümrük İdaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmesi, 2-Suça konu sigaraların bandrolsüz olduğuna ilişkin tereddüt olmadığının anlaşılması karşısında; suçun sübutu ve nitelendirilmesi açısından etkisi olmadığı halde keşif yapılarak, sebep olmadığı keşif giderinin sanığa yükletilmesi, Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılıklar yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 322. maddesi uyarınca, vekalet ücretine ilişkin kısmın hükümden çıkarılması, yargılama giderine ilişkin kısım çıkarılarak yerine ""Toplam 167,41 TL yargılama giderinin sanıktan tahsiline"" ibaresinin yazılması suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün, tebliğnameye kısmen uygun olarak, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.