Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/924
Karar No: 2020/5100

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/924 Esas 2020/5100 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2020/924 E.  ,  2020/5100 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi"nce verilen 29.12.2017 tarih ve 2016/321 E. - 2017/545 K. sayılı kararın davalı kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 06.12.2019 tarih ve 2018/1672 E. - 2019/1262 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi Davalı Kurum vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalının 2015/27121 sayılı "..." markasına 29. ve 35. sınıflarda tescil için yaptığı başvuruya itiraz ettiklerini, itirazlarının kısmen kabul edilerek başvuru kapsamından 29. sınıfın çıkarıldığını, ancak başvurunun 35. sınıf yönünden de reddi gerektiğini, Marmarabirlik"in 1954 yılında kurulan bir Tarım Satış Kooperatifleri Birliği olduğunu, Marmarabirlik markasının TPMK nezdinde de özel/02435 kod ile tanınmış marka olarak tescil edildiğini, davalı başvurusunun 35. sınıfta da reddi gerektiğini ileri sürerek, TPMK YİDK"nın 2016-M-5339 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin kötüniyetli olmadığını, Gemlik zeytin halinde "Marmara" ibaresinin birçok kişi tarafından kullanıldığını, davalının davacıya ait logoyu kullanmadığını ve sadece "Marmara" ibaresinin hükümsüzlük sonucunu doğurmaması gerektiğini, müvekkilinin yalnızca iki ya da üç parti malda markayı kullandığını, daha sonra işi bıraktığını ve vergi kaydını sonlandırdığını, coğrafi bölge ismi kullanmanın engellenmesinin, hukuka aykırı olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Kurumu vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu markanın kapsamındaki 35/6 sınıfta yer alan mal ve hizmetler yönünden davalının "..." ibareli başvuru markasıyla davacının "MARMARA BİRLİK" ibareli tescilli markaları arasında görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, her iki markada "MARMARA" ibaresinin baskın ve asli unsur olarak ön plana çıktığı, 35/6 sınıfta yer alan mal ve hizmetler yönünden 556 sayılı KHK"nın 8/1b maddesindeki iltibas, ilişkilendirilme ihtimalinin doğacağı, 35/1,2,3,4,5 mal ve hizmetleri yönünden ise, Gemlik yöresinde faaaliyet gösteren davalı firmanın davacının markasının tanınmış olduğunu bilmemesinin mümkün olamayacağı, davacının markasının tanınmışlığından haksız yarar sağlanabileceği, itibarına zarar verilebileceği, bilirkişinin 556 sayılı KHK 8/4 maddesindeki tanınmış ihlali koşulu oluşmadığı görüşüne itibar edilemeyeceği, iltibas oluşmayan kısımlar yönünden 8/4 maddesi koşulların oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne ve TPMK"nın 2016-M-5339 sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmiştir.
    Karar, davalı kurum vekili tarafından istinaf edilmiştir.
    İstinaf Mahkemesince iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının "..." ibareli başvurusu markasıyla davacının "MARMARA BİRLİK" ibareli tescilli markaları arasında görsel ve sescil olarak ortalama düzeydeki tüketicileri iltibasa düşürecek şekilde bir benzerlik bulunduğu, her iki markanın aynı işletmenin markası ya da idari ve ekonomik açıdan bağlantılı işletmenin markaları şeklinde algılanabileceği, bu nedenle 35/6 kapsamında yer alan mal ve hizmetler yönünden 556 sayılı KHK"nın 8/1b maddesindeki iltibas koşulunun doğduğu gerekçesiyle bu husus yönünden davalı Kurum vekilinin istinaf isteminin reddine, diğer yandan davalı Kurum vekilinin başvuru kapsamında yer alan 35/1,2,3,4, mal ve hizmetleri yönünden istinaf talebi yönünden incelendiğinde; davacıya ait "MARMARA BİRLİK" ibareli logo şeklini içeren markasının, TPMK tarafından T/02435 sayı ile tanınmış marka statüsüne alındığı, dosya kapsamındaki deliller ve bilirkişi raporundan da davacının anılan markasının zeytin ve zeytinyağı emtiası yönünden tanınmış olduğu, başvuru kapsamında yer alan 35/1-5 sınıftaki hizmetlerin ise, iş hayatına ve iş hayatının ihtiyaçlarına hitap eden hizmetler oldukları, bu hizmetlerin alıcılarının, kullanıldıkları yerlerin, karşıladıkları ihtiyaçların, davacının tanınmışlığı kabul edilen zeytin ve zeytinyağı emtiası ile ilişkilendirilme ihtimali bulunmadığı, bu sebeple davacı markasının tanınmışlığından haksız yarar sağlanması, şöhretinin sömürülmesi, itibarına zarar verilmesi, ayırt edicilik karakterini zedeleyici sonuçlar doğurması koşullarından en az biri somut olayda gerçekleşmediği, açıklanan nedenlerle 556 sayılı KHK"nın 8/4 maddesi anlamında bir tescil engeli bulunmayıp, ilk derece mahkemesinin bu yöne ilişkin gerekçesinin isabetli olmadığını, davacı itirazında "MARMARA BİRLİK", "MARMARA BİRLİK+ŞEKİL" unsurlu markalara dayanmış olup davacının 2014/84065 nolu markası kapsamında 35/1,2,3,4,5 hizmetlerin de bulunduğu, davaya konu markalar arasında görsel ve sescil ve kavramsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, her iki markada "MARMARA" ibaresinin baskın ve asli unsur olarak ön plana çıktığı, başvuruya konu olan marka kapsamındaki bu mal ve hizmetler yönünden, her iki markanın aynı işletmenin markası ya da idari ve ekonomik açıdan bağlantılı işletmenin markaları şeklinde bir algı yaratacağı, 556 sayılı KHK"nın 8/1b maddesindeki iltibas, ilişkilendirilme ihtimali doğacağı gerekçesiyle davalı kurum vekilinin istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesinin kaldırılmasına, davanın kabulü ile TPMK"nın 2016-M-5339 sayılı YİDK kararının iptaline, karar verilmiştir.Karar, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı kurum vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 17.11.2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi