11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/6545 Karar No: 2019/672 Karar Tarihi: 21.01.2019
Defter ve belgeleri ibraz etmeme - sahte fatura düzenleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/6545 Esas 2019/672 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanıkların 2011 yılında sahte fatura düzenledikleri, sahte fatura kullandıkları ve defter/belgeleri ibraz etmedikleri sonucuna vardı. Sanıklar sahte fatura düzenlemek suçundan mahkûm oldu, ancak defter ve belgeleri ibraz etmeme suçundan suç teşkil etmediği sonucuna vardı. Raporda belirtilen \"sahte fatura kullanma\" suçundan ise kamu davası açılmadığı tespit edildi. Sanıkların tüm faturaların sahte olduğu sonucuna varıldı ve \"2011 takvim yılında sahte fatura düzenleme\" suçu sübut buldu. Sanıklar hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanmadı. TCK'nin 53. maddesi Anayasa Mahkemesi'nin kararı doğrultusunda uygulanan kararda gözetildi. Kanun maddeleri: TCK'nin 43, 44 ve 53. maddeleri; 213 sayılı VUK'nin 359/a-2 maddesi.
11. Ceza Dairesi 2016/6545 E. , 2019/672 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Defter ve belgeleri ibraz etmeme, sahte fatura düzenleme HÜKÜM : a)Sahte fatura düzenleme suçundan mahkumiyet b) Defter ve belgeleri ibraz etmeme suçundan, TCK"nin 44. maddesi gereğince 213 sayılı VUK"nin 359/a-2 maddesinin uygulanmasına yer olmadığına
.... Rapor Değerlendirme Komisyonunun 13.04.2012 tarihli RDK/10 sayılı mütalaasında, sanıkların 2011 takvim yılında sahte fatura düzenlendikleri, sahte fatura kullandıkları, defter ve belgeleri ibraz etmedikleri belirtilmesine rağmen, sanıklar hakkında “sahte fatura kullanma” suçundan kamu davası açılmadığı anlaşıldığından; "2011 takvim yılında sahte fatura kullanma" suçundan Cumhuriyet Başsavcılığınca ayrıca işlem yapılması mümkün görülmüştür. Mükellefiyet tesis ettirilen 07.05.2011 tarihinden, 2011 yılı Ekim ayına kadar düzenlenen tüm faturaların sahte olduğunun vergi tekniği raporunda belirtilmesi; sanıklardan ...’ın diğer sanık ...’a 19.08.2011 tarihinde vekaletname verdiğinin dosya kapsamından anlaşılması karşısında; 5271 sayılı CMK"nin 217. maddesi uyarınca duruşmadan edindiği kanaate göre delilleri değerlendirip “2011 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunun sübutu yönünden vicdani kanıya ulaşan Mahkemenin takdir ve kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Sanıklar hakkında, .... Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 03.07.2012 tarihli iddianamesi ile dava konusu yapılan "defter ve belgeleri ibraz etmeme" suçundan ayrıca hüküm kurulması gerekirken, “TCK"nin 44. maddesi gereğince 213 sayılı VUK’nin 359/a-2 maddesinin uygulanmasına yer olmadığına” karar verilmesi; 2011 takvim yılında birden fazla sahte fatura düzenlemesine karşın, TCK‘nin 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır. 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Toplanan deliller gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak; sanıklara yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa göre vasfı tayin edilmiş, cezaları azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiriler dışında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış, sanık ... müdafiinin ve sanık ...’ın temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan, hükümlerin ONANMASINA, 21.01.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.