Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/6520
Karar No: 2019/667
Karar Tarihi: 21.01.2019

213 sayılı yasaya muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/6520 Esas 2019/667 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, 2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemekle suçlanmış ve defter ve belgelerini ibraz etmemişti. Ancak, mahkemece yapılan yargılama, suçlamaların yetersiz ve eksik olduğu sonucuna varıldı. İlk olarak, sahte fatura düzenleme suçu yönünden açılan davada, iddianamede ve suçun kanunda belirtilen fiil ve fail ile sınırlı olduğu belirtildi. Ancak, iddianamenin ve davanın sınırlarının aşılarak hüküm kurulması mümkün değildi. Ayrıca, \"sahte fatura düzenleme\" ve \"sahte fatura kullanma\" suçlarının farklı suçlar olduğu ve birbirine dönüşemeyeceği unutuldu. İkinci olarak, defter ve belge ibraz etmeme suçu yönünden, mükelleflere yapılan tebligatların hukuken geçerli olmayacağı, incelemelerin dairede yapılmasını gerektiren nedenlerin varlığı önceden belirlenmeden yapılan tebligatların hukuken geçerli olmadığı belirtildi. Ancak gerçeklerin tespiti için gereken araştırmalar yapılmadan, eksik incelemelerle hüküm kurulması hatalıdır. Son olarak, kanun maddeleri ise şu şekildedir: 213 sayılı VUK’nin 367. maddesi, 139/2. maddesi, 5271 sayılı CMK'nin 225. maddesi, 5728 sayılı Kanun ile değiştirilen 231/5. maddesi ve 5237 sayılı TCK’nin 53.
11. Ceza Dairesi         2016/6520 E.  ,  2019/667 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 213 sayılı yasaya muhalefet
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    .... ergi Dairesi Müdürlüğünün 350 004 0383 vergi kimlik numaralı mükellefi olan sanığın, 2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenlediği ve yapılan tebligata rağmen defter ve belgelerini ibraz etmediği iddiasıyla açılan kamu davasında;
    1)Sahte fatura düzenleme suçu yönünden; 5271 sayılı CMK"nin 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiil ve failden ibaret olup, iddianamade açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılarak açılmayan davadan yargılama yapılıp hüküm kurulmasının mümkün bulunmadığı; ....Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 12.04.2011 tarihli iddianamesi ile 213 sayılı VUK’nin 367. maddesine göre dava şartı olan mütalaa ve vergi suçu raporuna uygun olarak sanık hakkında, "2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme" suçlarından kamu davası açıldığı, “sahte fatura kullanma” suçundan açılmış bir dava bulunmadığı gibi birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olan "sahte fatura düzenleme" ve “sahte fatura kullanma” suçlarının birbirine dönüşemeyeceği gözetilmeden, hükmün gerekçe bölümünde “aynı yıl içerisinde birden fazla beyanname ile sahte ve yanıltıcı belge kullanıldığından birden fazla vergi döneminde sahte fatura kullanıldığı anlaşılmaklı" denilip kullanma fiiline yer verilmesi, hüküm fıkrasında ise düzenleme suçundan hüküm kurulması suretiyle hükmün karıştırılması,

    2)Defter ve belge ibraz etmeme suçu yönünden; 213 sayılı VUK’nin 139/2. maddesine göre, incelemenin dairede yapılmasını gerektiren nedenlerden birinin varlığı önceden belirlenmeden, faaliyetini sürdüren mükelleflere defter ve belgelerin ibrazı için yapılan tebligatların hukuken geçerli olmayacağı, ayrıca; defter ve belgeleri ibraz etmeme suçunun, varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit ve 5 yıllık saklama zorunluluğu bulunan defter ve belgelerin vergi incelemesi için istenmesi ve yetkili kimselere ibraz edilmemesi ile oluşacağı dikkate alınarak; 06.05.2010 tarihli yoklama fişinde, sanığın işyerini 03.05.2010 tarihinde terk ettiği belirtilmesine rağmen, tebligatın 31.03.2010 tarihinde yapıldığının anlaşılması ve isteme yazısının da dosyada bulunmaması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, öncelikle dosya içerisinde bulunmayan 30.03.2010 tarihli VDENY-2010-1853/44-41 sayılı isteme yazılarının aslı ya da onaylı örneklerinin getirtilerek dosya arasına konulması, hangi yıla ilişkin defter ve belgelerin hangi amaçla istendiğinin tespit edilmesi, defter ve belgelerin istendiği 30.03.2010 tarihi itibarıyla işyerinin faal olup olmadığının araştırılması, hesapların dairede incelenmesine imkan veren 213 sayılı VUK’nin 139/2. maddesindeki istisnalardan birinin varlığının önceden belirlenip belirlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorulması, varsa buna ilişkin belgenin istenmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    3)Kabule göre de;
    a)Defter ve belge ibraz etmeme suçu yönünden; 5271 sayılı CMK"nin 5728 sayılı Kanun ile değişik 231/5. maddesi uyarınca mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. İncelenen dosyada, zarar değil tehlike suçu olan defter ve belgeleri ibraz etmeme suçu neticesinde oluşan herhangi bir somut maddi zarar bulunmadığı, sanık hakkında takdiri indirim maddesi uygulanarak cezasının ertelendiği gözetilmeden, “hazinenin zararının giderilmediği” şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    b)Her iki suç yönünden; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,


    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 21.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.











    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi