20. Hukuk Dairesi 2017/10478 E. , 2018/848 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi 09/10/2013 harç tarihli dava dilekçesinde; ... köyünde orman kadastrosu ve 2/B uygulamasının 06.04.1995 tarihinde ilan edilerek kesinleştiğini, ...köyü ile müşterek sınırı olan... köyünde ise orman kadastrosu ve 2/B uygulamasının 26.07.1993 tarihinde ilan edilerek kesinleştiğini, ... köyünde yapılan orman kadastro çalışmalarında çalışma sınırlarını uyulmadığını, mükerrer kadastro yapıldığını belirterek yapılan mükerrer kadastronun yok hükmünde sayılması istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece; davanın kabulüne, ... köyünde 33 nolu Orman Komisyonunca yapılan orman kadastro çalışmaları sırasında mükerrer olarak tespit olunduğu anlaşılan (daha önceden ... köyü 197 ada 1 parsel olarak tespit olunmuş olmasına rağmen) 5 nolu iç parsel ve yine bunun içerisinde kaldığı anlaşılan ... köyü 169 ada 1 parsele ilişkin (... çalışma alanında kalan 122 ada 1 ve 2 nolu parseller hariç olmak üzere) yapılan çalışmaların iptaline, buna göre paftalarda gerekli düzeltmelerin kadastro müdürlüğü ve Orman Yönetimi tarafından yapılmasına karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, mükerrer kadastro tespitinin iptali istemine ilişkindir.
Orman kadastrosu ve 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamaları ... köyünde 1991 yılında yapılıp 26.07.1993 tarihinde, ... köyünde ise 1994 yılında yapılıp 06.04.1995 tarihinde ilân edilerek kesinleşmiştir.
Mahkemece yapılan araştırma inceleme ve uygulama yeterli değildir. Hükme dayanak alınan uzman bilirkişi raporunda, çekişmeli taşınmazın bir bölümünün orman tahdidi içinde kaldığı bildirilmişse de, orman sınır noktalarının nereye tesis edildiğini anlatan orman kadastrosuna ilişkin çalışma tutanakları ve orman sınır noktalarını içerir orman tahdit haritası getirtilmediği gibi keşifte yerel bilirkişi dinlenerek orman sınır noktalarının yerlerinin tarifine ilişkin beyanları da alınmamıştır. Dosya içinde her iki köyde yapılıp kesinleşen orman kadastrosuna ilişkin (çekişmeli taşınmazla ilgili OTS"lere ait) çalışma tutanakları bulunmadığından orman bilirkişi raporu denetlenememektedir. Bundan ayrı 6831 sayılı Kanunun 11/3. maddesi uyarınca Orman Yönetimince açılacak davalarda hasım hak sahibi gerçek ve tüzel kişilerdir. Mahkemece yapılan keşif ile dava konusu taşınmazlar üzerindeki hak sahipleri de belirlenip davaya dahil edilmeden hüküm kurulması da usûl ve kanuna aykırıdır.
Bu nedenlerle, her iki köyde yapılıp kesinleşen tüm orman kadastro, aplikasyon ve orman rejimi dışına çıkartma haritaları, işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarını askı ilân tutanakları ile kadastro paftaları bulundukları yerlerden getirtildikten sonra mahkemece, önceki bilirkişiler dışında serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman yüksek mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu yardımıyla yeniden yapılacak keşifte, 05.03.2007 tarihinde yürürlüğe giren Orman Kadastro Teknik İzahnamesinin 36.; 18.03.2013 tarihinde yürürlüğe giren Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 20. ve 16.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 20. maddelerinde yazılı “Orman sınır nokta ve hatlarının arza uygulanmasında; tutanaklardan, orman kadastro haritalarından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon ve röper nokta ve krokilerinden yararlanılır sınırlama tutanakları, ölçü değerleri ve orman kadastro haritaları ile zemindeki durum arasında çelişki olduğunda, tutanaktaki kararlar ile orman sınır noktası ve hatlarının yazılı tarifleri esas alınmak suretiyle ölçü, harita ve zemin kontrolü yapılarak gerçek duruma uygun olanı uygulanır” hükmü ile 20.11.2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosu ve 2/B Uygulama Yönetmeliğinin “Teknik İşler” başlıklı Sekizinci Bölümünde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6 - 7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı Yönetmelikler ile Teknik İzahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülerek aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek ve çekişmeli taşınmazın (X) ve (Y) değerlerini gösterir şekilde koordinatlı ve her iki tahdidde çakışan yerler olup olmadığını açıklar müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, dava konusu taşınmazlar üzerindeki hak sahibi olan kişiler de davaya dahil edilerek delilleri toplanmalı ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 12/02/2018 günü oy birliği ile karar verildi.