13. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/20095 Karar No: 2018/2876 Karar Tarihi: 07.03.2018
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/20095 Esas 2018/2876 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2016/20095 E. , 2018/2876 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, müteahhitliğini yaptığı inşaatın dış cephesinin yapımında kullanılmak üzere davalı şirketten boya ve astar malzemeleri satın aldığını, inşaatın yapımı tamamlandıktan bir süre sonrası boya ve astarların dökülmeye başlaması sonucu söülerek yeniden boya ve astar malzemesi de alınarak binanın dış cephesinin tekrar boyandığını, durumun tespit edilmesi amacıyla... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2014/4 D.iş sayılı dosyası ile yapılan delil tespitinde davalı tarafından satışı yapılan boya ve astar malzemelerinin mevzuatta belirlenen asgari ölçülere uygun olmadığının tespit edildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 39.000,00 TL’nin işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, zamanaşımının dolduğunu ileri sürmüş, esastan davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-6102 sayılı TTK"nın 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekir. Kanunun 5. maddesi ise ticari davalarda görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu belirtilmiştir. Kanunu"nun 5/3 fıkrası uyarınca dava tarihi itibariyle de Asliye Hukuk Mahkemesi ile Asliye Ticaret Mahkemesi arasındaki ilişki görev ilişkisidir. Somut uyuşmazlıkta, davacı müteahhit, inşaatın yapımında kullanılmak üzere davalı şirketten satın aldığı boya ve astar malzemelerinin ayıplı olduğunu ileri sürerek uğradığı zararın tazminini istemektedir. Bu durumda davacı ile davalının tacir olduğu ve yasa kapsamında davanın ticari dava olduğunun kabulü gerekir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. O halde, mahkemece, Asliye Ticaret Mahkemesi’ne görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.