Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/6940 Esas 2019/4639 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6940
Karar No: 2019/4639
Karar Tarihi: 11.11.2019

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/6940 Esas 2019/4639 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2016/6940 E.  ,  2019/4639 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla)
    İHBAR OLUNAN : ...


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Davacı vekili; davalının 15 nolu bağımsız bölüme ait üyeliği tüm hak ve vecibeleri ile devraldığını, ödenmeyen aidat borçlarına ilişkin Bodrum 2. İcra Müdürlüğü"nün 2014/5125 esas sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığını, takip borçlusu davalının borca ve ferilerine haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek davalının 5.447,03 TL miktarındaki borcu itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı; kooperatif hissesi devir almadığını, alacaktan sorumlu olmayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; hisse devrinin adi yazılı şekilde yapılabileceği, devir ile birlikte devredenin borçlarının devir alana geçeceği, kooperatif ana sözleşmesinin 17. maddesinde yer alan yazılı başvuru koşulunun, devrin geçerliliğine ilişkin olarak değil, devrin kooperatife iletilmesi ve kabulü için ispat bakımından aranacağı, bu nedenle kooperatif üyeliğinin devrinin geçerliliğinin devreden ve devralan tarafından birlikte kooperatife başvurulmasına bağlı olmadığı, davalının kooperatife hitaben yazmış olduğu yazılı dilekçesi ile kooperatife ortak olma iradesini beyan ederek 15 nolu bağımsız bölümü bütün hak ve vecibeleri ile devraldığını bildirdiği, davalının eski malikin borçlarından sorumlu olmayacağı yönündeki savunmasının yerinde olmadığı ve davalının eski malikin borçlarından da sorumlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı davalı temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-İcra inkar tazminatı asıl alacak üzerinden hesaplanır. Mahkemece faizin de eklenerek ihtilaflı alacağın tamamı üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru görülmemiş kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın “HÜKÜM” bölümünün 2 numaralı bendinde yer alan “5.444,03-TL"nin %20"si oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa ödenmesine” cümlesinin hüküm fıkrasından çıkarılarak, yerine “Asıl alacağın %20" si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine” ibaresinin yazılmasına, kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 11.11.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.