15. Hukuk Dairesi 2017/1669 E. , 2017/3911 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davalı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekilleri Avukat ... ve Avukat .... geldi. Temlik eden vekili gelmedi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan temlik alacağının davalı bankadan tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Davacı .... vekili dilekçesinde;.....şubesi ile kredi ilişkisi bulunan dava dışı yüklenici Servus A.Ş. ile davalı banka arasında imzalanmış bulunan 22.08.2011 tarihli Saha Bakım ve Destek Hizmeti satın alınması işine ilişkin sözleşmeden kaynaklanan 5.100.000,00 TL + KDV tutarındaki alacağın yüklenici şirket tarafından kredi borçlarına karşılık Alternatifbank A.Ş."ye temlik edildiğini, temlikin davalı bankaya tebliğ edilerek teyid yazısı alındığını, söz konusu temlik uyarınca davalı tarafından 03.01.2012 tarihinde 55.700,31 TL, 22.12.2012 tarihinde de 293.924,47 TL ödeme yapıldığını, sonraki dönemde yapılan işler nedeniyle Servus A.Ş. tarafından davalıya kesilip gönderilen 25.04.2012 tarihli, 642.410,27 TL bedelli faturanın temlik sözleşmesine ve ihtarnamelere rağmen müvekkiline ödenmediğini, belirterek 642.410,27 TL alacağın davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı banka vekili müvekkilinin dava dışı yüklenici Servus A.Ş. ile imzaladığı eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedellerini, yüklenicinin davacı ...Ş."ye yaptığı temlik çerçevesinde bu bankaya ödediğini, ancak dava dışı yüklenicinin (temlik edenin) 2011 yılından itibaren edimlerini yerine getirmemeye başladığını, hakediş düzenlenemediğini, sonuçta firmanın sözleşmeden doğan yükümlülüklerini ihlal etmesi üzerine, sözleşmenin 12.03.2012 tarihinde feshedildiğini, temlik alanın bu nedenle davalıdan bir alacağının kalmadığını, ayrıca müvekkili bankanın hem kredi, hem de diğer sözleşmeden kaynaklanan alacakları nedeniyle takas ve rehin hakları da bulunduğundan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Yerel mahkemece yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporlarına göre; faturalandırılmış 946.729,55 TL, faturalandırılmamış 415.720,08 TL olmak üzere toplam
1.362.449,63 TL alacağın bulunduğu saptanarak, bundan davalı bankanın alacakları toplamı olan 523.701,36 TL ile şirkete ödenen 349.624,78 TL"nin mahsubu ile yüklenici şirketin temlike konu 489.123,49 TL alacağının kaldığı belirlenmiştir.
Eldeki davada sadece faturalandırılan alacaklar talep edildiğinden 946.729,55 TL"lik faturalandırılmış alacaklar kaleminden davalı bankaca ödenen miktarlar ile zarar kalemleri düşülerek bakiye 73.403,41 TL alacağın tahsiline karar verilmiştir.
Temlik alan Alternatifbank A.Ş. yargılama sırasında temlik aldığı alacağı Final Varlık Yönetimi A.Ş."ye devrettiğinden bu şirket davalı safında yer almıştır.
Temlik alan şirketin davalı bankadan temlik konusu alacağı isteyebilmesi için; yüklenicinin davalı banka ile yaptığı sözleşme kapsamında iş bedeli alacağının kalması, bunun belirlenmesi için de sözleşmenin bankaca feshedilmesi nedeniyle işin kesin hesabının çıkarılarak varsa yüklenici alacağının temlik alana ödenmesi gerekir. Alınan bilirkişi raporları ve ek raporlar bu içerikten yoksundur. Özellikle kesintiler miktarı ile bankaca bildirilen zarar kalemleri aynen benimsenip, kesinti miktarlarının doğru olup olmadığı incelenmemiştir.
Davada faturalandırılmış 642.417,27 TL alacağın tahsili talep edilmişse de, temlikten sonra davalı iş sahibince 12.03.2012 tarihinde sözleşme feshedilmiş ve bu tarihten sonra da dava dışı temlik eden yüklenici tarafından imalât yapıldığı ileri sürülmemiştir. Bu durumda; temlik eden dava dışı yüklenicinin faturaya bağlanmış ve bağlanmamış sözleşme kapsamındaki imalât bedeli hesaplattırılıp, bundan temlik edene ve temlikten sonra temlik alana yapılan ödemeler düşüldükten sonra, davalı iş sahibinin hakedişlerden düştüğünü savunduğu zarar kalemleri ile ilgili olarak, bunların nelerden ibaret olduğu sözleşmenin feshi nedeniyle davalının bu zararlara uğrayıp uğramadığı, giderilmesini isteme hakkının bulunup bulunmadığı, haklı ise bunun dayanağının ne olduğu ve hesaplama şeklinin gerekçeli ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde, aynı kuruldan alınacak ek raporla hesaplattırılıp, tasfiye kesin hesabı çıkarıldıktan sonra sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde sonuca varılması doğru olmamış, kararın açıklanan sebeplerle tarafların yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle kararın taraflar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 13.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.