13. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/19854 Karar No: 2018/2855 Karar Tarihi: 07.03.2018
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/19854 Esas 2018/2855 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2016/19854 E. , 2018/2855 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalı şirket ile imzaladıkları 24.11.2010 tarihli alacağın temliki, sulh, ibra ve feragat sözleşmesi gereğince 28.12.2011-28.10.2012 tarihleri arasındaki taksitlerin ödenmemesi üzerine ... 1. İcra Müdürlüğü’nün 2015/4101 E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, taraflar arasında imzalanan sözleşmede ... Mahkemeleri ve İcra Daireleri’nin görevli olduğunun kararlaştırıldığı, davacı tarafından yetkili İcra dairesinde takip başlatılmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-HMK"nun 17.maddesi hükmü uyarınca; yetki sözleşmesini tacirler ve kamu tüzel kişilerinin yapabileceği düzenlemiş olup, gerçek kişilerin yetki sözleşmesi düzenleyemeyeceği gibi, gerçek kişilerin düzenlediği yetki sözleşmesi geçersiz sayılmaktadır. Bu durumda yetkili icra dairesinin neresi olduğu hakkında HMK.nun genel hükümleri uygulanır. HMK"nun 6.maddesi hükmü uyarınca kural olarak yasada aksine hüküm bulunmadıkça davanın açıldığı tarihte davalının ikametgahı sayılan yer mahkemesi yetkili ise de, davacının istemi temlik sözleşmesinden kaynaklanan para alacağı olduğuna göre Türk Borçlar Kanunu 89. (eski B.K"nın 73.) maddesi gereğince para borcu alacaklıya götürülerek ödenmesi gereken borçlardan olduğundan ve davacı gerçek kişi olup, yetki sözleşmesi de yapamayacağından, davacının ikametgahı mahkemesi de yetkilidir. Somut olayda, davacı ve davalının ikametgahı Bolu olup, takip Bolu İcra Dairelerinde başlatıldığı gibi dava da Bolu Mahkemelerinde açılmıştır. O halde, mahkemece, taraf delilleri toplanıp işin esasının incelenerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile icra takibi yetkili yerde yapılmadığından bahisle davanın reddine kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. 2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.