Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/1999 Esas 2015/620 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/1999
Karar No: 2015/620
Karar Tarihi: 14.04.2015

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/1999 Esas 2015/620 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/1999 E.  ,  2015/620 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : Beraat

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Katılan ... kendisini avukat ile temsil ettirdiği halde gerekçeli karar başlığında katılan vekilinin belirtilmediği tespit edilerek mahkemesinde eklenmesi mümkün görülmüştür.
    Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır.
    TCK"nın 158/1-e bendinde belirtilen, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak dolandırıcılık suçunun işlenmesi, nitelikli hal kabul edilmiştir. Hangi kurum ve kuruluşların, kamusal nitelik taşıdığı, o kurumun kadro bakımından bağlı olduğu durumu düzenleyen mevzuata göre belirlenir.
    Sanıkların 2005 yılında Bingöl"de meydana gelen deprem neticesinde kendilerine ait ağır hasar gören evleri olmadığı halde, babalarına ait miras malı taşınmazda evleri varmış gibi beyanname vererek konut yardımı talebinde bulundukları,bu suretle Toki"den ev hakkı kazandıkları ve devleti zarara uğrattıklarının iddia edildiği olayda,
    Tüm dosya kapsamı ve özellikle muhakkik heyet tarafından keşif sonucu yapılan tespitlere ve sanıklar tarafından ağır hasarlı evlere dair dosyaya sunulan fotoğraflara, kolluk araştırma tutanağına göre; sanıkların babalarına ait 104 ada 213 nolu parselde 3 katlı evin ve bu evlere bitişik olan iki adet boş odanın bulunduğu ve bu binanın arkasında başka parselde yine babalarına ait yanyana iki adet daha müstakil evin bulunduğu, babalarının 3 katlı evin birer katında oturduğu, çocuklarının ise deprem sırasında ayrı olarak arkada kalan iki evde oturdukları, sanıkların yardım talebi dosyalarına 104 ada 213 nolu parsele ait tapuyu koymuş oldukları anlaşılmış ise de heyet tarafından yerine yardım çıkan hasarlı evlerin bahsi geçen ve başka parselde bulunan yanyana bulunan evler olduğu, depremden sonra 104 ada 213 nolu parseldeki 3 katlı evin ve onlara bitişik ayrıca tapuda görünmeyen boş iki odanın 2006 yılında hemen yıkıldığı, 2009 yılında sanıklara ait bu iki evin de yardıma konu evler olduğun belirtilerek yıktırıldığı, Afet Sebebiyle Haksahibi Olanların Tespiti Hakkındaki Yönetmelik"in 6. Maddesinde yer verilen ""Ebeveynine ait başka bir konutta ebeveyninden ayrı olarak oturmakta olan evli kişilerden her biri; ayrı ayrı olmak üzere hak sahibi sayılırlar"" hususunun belirtildiği, sanıkların babalarına ait evlerden dolayı konut yardımı almalarına engel bir durumun olmadığı, sanıkların olaya ilişkin hile ve dolayısı ile kasıtlarının dosya kapsamından tespit edilemediği gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 14/04/2015 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.