16. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/2697 Karar No: 2013/3886 Karar Tarihi: 17.04.2013
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/2697 Esas 2013/3886 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, 133 ada 33 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün davacı tarafından tespit edilen taşınmazlar içinde bırakıldığı iddiasıyla açılan davada, delillerin yeterli olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, yapılan inceleme yeterli bulunmamıştır. Bu nedenle, taşınmaz başında yeniden keşif yapılması ve tüm delillerin birlikte değerlendirilerek yeni bir hüküm tesis edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, kanun maddeleri yer almamaktadır.
16. Hukuk Dairesi 2013/2697 E. , 2013/3886 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında 133 ada 45 parsel sayılı 1382.90 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, davalılar ... ve arkadaşları adına, 133 ada 162 parsel sayılı 499.99 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ham toprak niteliği ile davalı Bağlarbaşı Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit edilmiştir. Davacı ..., kendi adına tespit gören 133 ada 33 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün davalılar adına tespit edilen taşınmazlar içinde bırakıldığını öne sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, dava konusu taşınmazların tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı vakili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece davacı tarafın iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma inceleme ve uygulama hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır. Davacı taraf delil olarak keşif ve tanık beyanlarına dayanmış olup, keşif kararının davacı vekilinin yokluğunda verildiği, keşif gün ve saatinin davacı vekiline tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. Diğer yandan davacı tanıkları yöntemine uygun şekilde keşifte dinlenilmeksizin dinlenmeme nedenleri de gösterilmeksizin hüküm tesis edilmiştir. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için fen bilirkişisi, mahalli bilirkişi, tespit bilirkişileri ve davacı tanıkları ile taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, davacı tarafın tanıkları yöntemine uygun şekilde dinlenilmeli, beyanlar arasında çelişki oluştuğu takdirde yöntemince, gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle bir hüküm tesis edilmelidir. Belirtilen yönler göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm tesis edilmesi isabetsiz olduğu gibi dosya arasına tutanak aslı getirtilen davacı adına tespit gören 133 ada 33 parsel sayılı taşınmaz hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması dahi isabetsiz, davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın talep halinde davacıya iadesine, 17.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.