Esas No: 2021/369
Karar No: 2022/3293
Karar Tarihi: 25.04.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/369 Esas 2022/3293 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, uyuşturucu ticareti suçlamasıyla tutuklandı ve 104 gün hapis yattıktan sonra beraat etti. Davacı, tutukluluk dönemine takiben tazminat talebinde bulundu. Mahkeme, davacının talebinin kısmen kabul edilmesine karar verdi. Ancak, manevi tazminat miktarının adil olmadığına karar veren davalı vekili, temyiz etti. Mahkeme, davalının temyiz itirazlarını kabul etti ve hükümlerde olduğu gibi kalan diğer hususları düzelterek onayladı. Kararda, davacının tutukluluk dönemine ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan maddi tazminatın 3.375,22 TL olması gerektiği belirtildi. Ayrıca, davacının sosyal ve ekonomik durumu, suçun niteliği, tutuklama nedenleri ve benzeri hususlar göz önünde bulundurularak belirlenen manevi tazminat miktarının makul bir miktar olması gerektiği de ifade edildi.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı CMK'nın 142. Maddesi: Tutuklu kaldığı süre içinde dava açıldığında tazminat talep edilebilir.
- 5320 sayılı Kanunun 8. Maddesi: Mahkeme kararlarının temyiz edilebileceği belirtilir.
- 1412 sayılı CMUK'un 321. Maddesi: Yargıtay'ın kararlarına karşı temyiz yolu açık değildir.
- 1412 sayılı CMUK'un 322. Maddesi: Kararın dü
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 3.800,82 TL maddi, 4.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihi olan 18.06.2015 tarihinden işleyecek yasal faizi iile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/323 Esas – 2016/80 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan 18.06.2015–16.09.2015, 21.09.2015 – 01.10.2015 ve 09.10.2015 – 13.10.2015 tarihleri arasında 104 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 23.03.2016 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 50.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 3.800,82 TL maddi, 4.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
Gerekçeli karar başlığında dava türü olarak “Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat” yerine “Tazminat” olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir. Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda az manevi tazminata hükmolunması temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin manevi tazminat miktarının fazla olduğuna, karşı vekalet ücreti istemine ve sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Maddi tazminatın, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan 3.375,22 TL yerine, hatalı hesaplama yapılarak bu miktarın üstünde kalacak şekilde 3.800,82 TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden maddi tazminat miktarının 3.375,22 TL'ye indirilmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.04.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.