Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kaublüe dair verilen hükmün süresi içinde davalı T.. Ü.. tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı, adına kayıtlı aracın davalılardan H.. Ş..’in maliki, T.. Ü..’in sevk ve idaresindeki tescilsiz ve belgesiz motorsikletin çarpması sonucu hasarlandığını belirtip, hasar bedeli olan 2.748,45 TL‘nin yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı H.. Ş.. yetki itirazında bulunup davanın reddini savunmuştur. Davalı T.. Ü.. motorsikleti kendisinin değil, oğlu T..Ü..’ın kullandığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davanın kısmen kabulü ile 1.831,15 TL’nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı T.. Ü.. tarafından temyiz edilmiştir. 1.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı T.. Ü..’in aşağıdaki bendin dışında ve yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2.Dava trafik kazasından kaynaklanan araç hasarının tahsili istemine ilişkindir. Dava ile davalılardan H.. Ş..’in maliki, T.. Ü..’in sevk ve idaresindeki motorsikletin çarpması sonucu davacı aracında meydana gelen 2.748,45 TL zararın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi istenmiş, yapılan yargılama sonunda davalı araç sürücüsünün %75 kusuruna göre davanın kısmen kabulüyle davalılardan 1.831,15 TL’nin tahsiline karar verilmiştir. Davalı T.. Ü.. kaza sırasında araç sürücüsünün kendisi olmadığını, oğlu olan T..Ü..’in araç sürücüsü olduğunu bildirmiştir. Ayrıca temyiz dilekçesinde Sakarya 1. Sulh Ceza Mahkemesinde aynı olay nedeniyle yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda davacının asli, oğlu olan motorsiklet sürücüsünün ise tali kusurlu bulunduğunu, ceza mahkemesince bu rapora dayanılarak hüküm kurulduğunu belirtip, ceza dosyası kararı ile anılan dosyada düzenlenen bilirkişi raporundan bir sureti dilekçe ekinde ibraz etmiştir. Davalının savunmasında bildirdiği gibi Jandarma tarafından düzenlenen kaza tespit tutanağında motorsikletin sürücüsünün T.. Ü.. değil, T..Ü.. olduğu, yine temyiz dilekçesi ekinde sunulan ceza mahkemesi kararında ve bilirkişi raporunda motorsiklet sürücüsünün T..Ü.. olduğu gösterilmekte, ceza dosyasında davacı H.. K..’nun asli kusurlu olduğu kabul edilerek hüküm kurulduğu görülmektedir. Bu durumda mahkemece, Sakarya 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/856 esas, 2013/729 karar sayılı ceza dosyası getirtilip incelenerek, davacının aracı ile çarpışan motorsiklet sürücüsünün davalı T.. Ü.. olup – olmadığı ve yine ceza mahkemesinde saptanan kusur oranı ile mahkeme dosyasında saptanan kusur oranları arasındaki farklılık değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ :Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı T.. Ü..’in sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı T.. Ü..’in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı T.. Ü.."e geri verilmesine 24.2.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.